Elazığ'da devlet desteği ile kurduğu tesise Slovakya, Slovenya ve Avusturya'dan günlük 20 litre süt veren inek getirtip, sütçülük yapmaya başlayan 25 yaşındaki Hamza Çelik, yıllık 260 ton süt üretip satarak 375 bin TL gelir elde ediyor.
Elazığ’ın Kovancılar ilçesinde yaşayan 25 yaşındaki Hamza Çelik, 2013 yılında ‘Süt İnekçiliği’ tesisi kurmak için Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu’na (TKDK) başvurdu. Başvurusu kabul edilen Çelik, aldığı yüzde 65 hibe desteğiyle 2015 yılında 40 dönüm arazi üzerine 2 milyon TL’lik tesis kurdu. 60 büyük baş ile üretime geçen Çelik, yılda 260 ton süt üretiyor. Hayvanlardan aldığı sütü, Elazığ başta olmak üzere Bingöl, Diyarbakır, Erzurum ve bir çok bölge illerine sattığını aktaran Çelik, yıllık 375 bin lira gelir elde ettiğini, doğrudan 4 kişiye de istihdam sağladığını ifade etti.
Dede mesleğini devam ettirdiğini ve 2014 yılına kadar eski tip ahırda hayvanlara baktıklarını belirten genç girişimci Hamza Çelik, "Eğitim ve öğretim hayatıma 2006 yılında son verdim. Hayvancılık yapmaya kararı aldım. Bizim eski ağıl gibi bir çiftliğimiz vardı. Ailemle istişare sonucunda hayvancılık yapacağımı söyledim. Daha önceden de bizim hayvanlarımız vardı. Dedem besledi, babam besledi ve şimdi de ben besliyorum. O zamandan bu yana bizim tecrübemiz var. Bu işte babamın çok yardımı oldu. Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) var. Kırsal alanlara verilen bir destek vardı. Onu araştırdım. Babama danıştım, o da gidip bakalım dedi. Sonrasında bizim için hangisi olumlu veya olumsuz diye bir değerlendirmesini, istişaresini yaptık. Neticesinde TKDK'ya başvurduk” dedi.
Yapmış oldukları tesiste 4 kişi çalıştıklarını dile getiren Çelik, “Biz projemizi yaptık. 2013 yılından 2015 yılına kadar bizim projemiz devam etti. İlk etapta ilk projemiz besi üretim çiftliği olarak geçiyordu. Besi desteği alamadığımız için biz de tekrardan süt desteğine başvuru yaptık. 2 hafta sonra da TKDK bizi çağırdı. Projenizi başlayabilir, 9 ay zaman zarfı içerisinde projenizi teslim edebilirsiniz dediler. Biz de projemize başladık ve 2015 yılında bitirdik. Ardından 2 ay bir boşluğumuz vardı. Biz o boşlukta hayvan almaya karar verdik. Bizim buranın yerli hayvanları, et ve süt kalitesi açısından randımanlı olmadığı için ithal hayvan almaya karar verdik. Hayvanları, Slovakya, Slovenya ve Avusturya’dan getirttik” ifadelerini kullandı.
Mevcut olan hayvan başına günlük 20 litre süt aldıklarını ifade eden Çelik, şunları söyledi: “Ortalama 40 sağmal hayvanımız mevcut. Bu da günlük 800 litre ediyor. Yıllık bazda düşündüğümüzde ortalama 260 tona tekabül ediyor. Hayvanlardan aldığımız sütleri Elazığ başta olmak üzere doğu illerine, Bingöl, Diyarbakır ve Erzurum’a kadar gönderiyoruz. Genç çiftçi ya da yatırımcı arkadaşlara bu işi öneriyorum. Gerçekten kaliteli bir yaşam sergiliyor. Kafa rahatlığı ve her yönden çok yüksek bir kazanç.” İHA
Elazığ’ın Kovancılar ilçesinde yaşayan 25 yaşındaki Hamza Çelik, 2013 yılında ‘Süt İnekçiliği’ tesisi kurmak için Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu’na (TKDK) başvurdu. Başvurusu kabul edilen Çelik, aldığı yüzde 65 hibe desteğiyle 2015 yılında 40 dönüm arazi üzerine 2 milyon TL’lik tesis kurdu. 60 büyük baş ile üretime geçen Çelik, yılda 260 ton süt üretiyor. Hayvanlardan aldığı sütü, Elazığ başta olmak üzere Bingöl, Diyarbakır, Erzurum ve bir çok bölge illerine sattığını aktaran Çelik, yıllık 375 bin lira gelir elde ettiğini, doğrudan 4 kişiye de istihdam sağladığını ifade etti.
Dede mesleğini devam ettirdiğini ve 2014 yılına kadar eski tip ahırda hayvanlara baktıklarını belirten genç girişimci Hamza Çelik, "Eğitim ve öğretim hayatıma 2006 yılında son verdim. Hayvancılık yapmaya kararı aldım. Bizim eski ağıl gibi bir çiftliğimiz vardı. Ailemle istişare sonucunda hayvancılık yapacağımı söyledim. Daha önceden de bizim hayvanlarımız vardı. Dedem besledi, babam besledi ve şimdi de ben besliyorum. O zamandan bu yana bizim tecrübemiz var. Bu işte babamın çok yardımı oldu. Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) var. Kırsal alanlara verilen bir destek vardı. Onu araştırdım. Babama danıştım, o da gidip bakalım dedi. Sonrasında bizim için hangisi olumlu veya olumsuz diye bir değerlendirmesini, istişaresini yaptık. Neticesinde TKDK'ya başvurduk” dedi.
Yapmış oldukları tesiste 4 kişi çalıştıklarını dile getiren Çelik, “Biz projemizi yaptık. 2013 yılından 2015 yılına kadar bizim projemiz devam etti. İlk etapta ilk projemiz besi üretim çiftliği olarak geçiyordu. Besi desteği alamadığımız için biz de tekrardan süt desteğine başvuru yaptık. 2 hafta sonra da TKDK bizi çağırdı. Projenizi başlayabilir, 9 ay zaman zarfı içerisinde projenizi teslim edebilirsiniz dediler. Biz de projemize başladık ve 2015 yılında bitirdik. Ardından 2 ay bir boşluğumuz vardı. Biz o boşlukta hayvan almaya karar verdik. Bizim buranın yerli hayvanları, et ve süt kalitesi açısından randımanlı olmadığı için ithal hayvan almaya karar verdik. Hayvanları, Slovakya, Slovenya ve Avusturya’dan getirttik” ifadelerini kullandı.
Mevcut olan hayvan başına günlük 20 litre süt aldıklarını ifade eden Çelik, şunları söyledi: “Ortalama 40 sağmal hayvanımız mevcut. Bu da günlük 800 litre ediyor. Yıllık bazda düşündüğümüzde ortalama 260 tona tekabül ediyor. Hayvanlardan aldığımız sütleri Elazığ başta olmak üzere doğu illerine, Bingöl, Diyarbakır ve Erzurum’a kadar gönderiyoruz. Genç çiftçi ya da yatırımcı arkadaşlara bu işi öneriyorum. Gerçekten kaliteli bir yaşam sergiliyor. Kafa rahatlığı ve her yönden çok yüksek bir kazanç.” İHA