Diyarbakır'ın Gerçek Adı Nedir?

Abone Ol

Şehrin Farklı İsimleri ve Kökenleri

Diyarbakır, tarih boyunca farklı krallıkların egemenliği altında çeşitli isimlerle anılmıştır. Asur hükümdarı Adad Nirari I dönemine ait bir kılıç kabzasında şehrin ismi 'Amidi' veya 'Amedi' olarak geçer. Bu ismin, şehri ilk yerleşen Hurilerden (Subartu) kalma olduğu düşünülmektedir. Roma kaynaklarında 'Amid' ve 'Amida' olarak geçen şehir, Süryaniler tarafından 'Amid', 'Omid', 'Emit' ve 'Amida' olarak adlandırılmıştır. İslami dönemde 'Kara Amid', 'Kara Hamid', 'Diyar-ı Bekir' isimleri kullanılmış, Cumhuriyetle birlikte 'Diyarbekir', daha sonra ise 'Diyarbakır' olarak değiştirilmiştir.

Tarih Öncesi Devirlerden Günümüze Diyarbakır

Diyarbakır'da ilk yerleşim izleri Paleolitik ve Mezolitik dönemlere dayanmaktadır. Silvan'da Hassuni, Ergani'de Hilar ve Eğil mağaralarında bu dönemlere ait yaşam izleri görülmektedir. Özellikle Bismil ilçesi Ağıl köyü Aşağı Sazlık mezrası yakınlarında bulunan Körtiktepe, Neolitik Dönem hakkında önemli bilgiler sunmaktadır. Kazılarda bulunan taş kaplar ve semboller, o dönem insanının yalnızca temel ihtiyaçlar için değil, aynı zamanda nitelikli eserler üreterek gelişmiş bir kültürün izlerini taşıdığını göstermektedir.

Çayönü Tepesi ve Neolitik Devrim

Neolitik toplulukların avcılık ve toplayıcılıkla geçinmesi, geçici yerleşim yerlerinde bulunmalarına neden olmuştur. Ergani ilçesindeki Çayönü Tepesi, yerleşik hayata geçişin ilk örneklerini sunar. MÖ 7500'den itibaren başlayan yerleşim evreleri, burada görülmektedir. Çayönü, avcılık ve toplayıcılıktan üretime geçişin ilk adımlarını, yabani baklagiller ve einkorn buğdayının ekilmesiyle atmıştır. Bu dönüşüm, günümüzde "Neolitik Devrim" olarak adlandırılır ve Diyarbakır'ın tarihi zenginliğini daha da anlamlandırır.