ÖZEL HABER

Diyarbakır Sur Muhtarlarından çağrı; “DEDAŞ’ın keyfi cezaları meclise taşınmalı”

Diyarbakır Sur Muhtarlar Derneği Başkanı Aydın Alakuş, DEDAŞ’ın bölgedeki uygulamalarına sert tepki gösterdi. Taziye evlerine kesilen fahiş kaçak elektrik cezalarının hukuksuz ve vicdansız bir uygulama olduğunu vurgulayan Alakuş, “Bir köyde yılda bir ya da iki kez kullanılan taziye evine 160 bin liralık ceza kesmek zulümdür. 40 yıllık eski direkler, kopmuş teller ve altyapı eksikliklerinin faturasını vatandaşa kesiyorlar. Bu keyfi ve adaletsiz uygulamalara karşı vekillerimizin mecliste halkımızı

Abone Ol

DİYARBAKIR HABER - Diyarbakır’da uzun süredir tartışma konusu olan elektrik kesintileri, kaçak kullanım iddiaları ve taziye evlerine yönelik yüksek tutarlı cezalar, mahalle muhtarlarının da gündeminde. Sur Muhtarlar Derneği Başkanı Aydın Alakuş, 50 mahalle muhtarıyla birlikte AK Parti Diyarbakır İl Başkanlığı’nı ziyaret ederek, DEDAŞ’ın keyfi uygulamalarını dile getirdi.

Alakuş, görüşmede bir mahalle muhtarının yaşadığı örnek olayı aktararak DEDAŞ Bölge Müdürü’nün verdiği cevabın kendilerini şoke ettiğini ifade etti. Taziye evlerinin yılda birkaç gün çalışmasına rağmen yüz binlerce liralık cezalarla karşı karşıya bırakıldığını vurgulayan Alakuş, bu durumun hem hukuksuz hem de vicdansız bir yaklaşım olduğunu söyledi.

Altyapı sorunlarına da dikkat çeken Alakuş, 1980’lerden kalma direkler ve kopmuş tellerin yarattığı kayıp-kaçak bedellerinin vatandaşa yüklendiğini belirterek, muhtarlar olarak halkın hakkını savunmakta kararlı olduklarını dile getirdi. Ayrıca köylere askerlerle yapılan elektrik baskınlarının çocuklarda travmaya yol açtığını ifade eden Alakuş, “Biz asker karşıtı değiliz, asker hepimizin askeri ama çocuklarımızın zihninde askeri cezacı bir kurum gibi gösteren uygulamalar son bulmalı” dedi.

İşte, çarpıcı röportajın detayı;

Sayın Alakuş, geçtiğimiz günlerde 50 muhtar ile birlikte AK Parti İl Başkanını ziyaret ettiniz. Bu ziyaretin amacı neydi, neler gündeme geldi?

“Evet, doğru. 50 mahalle muhtarımızla beraber DEDAŞ’ın uygulamalarındaki vicdansızlığı dile getirmek için AK Parti İl Başkanımızı ziyaret ettik. Sağ olsun İl Başkanımız Sayın Ömer İler, bizi dinledi ve sorunlarımızı anında DEDAŞ Bölge Müdürü ile görüşerek gündeme taşıdı. Muhtarlarımızın şikâyetlerini birebir iletti. Ancak müdür beyin verdiği cevaplar gerçekten hepimizi şaşırttı ve üzdü”

Müdürün verdiği cevap sizi neden bu kadar şaşırttı?

“Bir mahalle muhtarımız, taziye evine yazılan 160 bin TL’lik kaçak elektrik cezasını gündeme getirdi. Muhtarımız “Burada kesinlikle kaçak yok, ekipler gelsin kontrol etsin” dedi. Diyelim ki kaçak var, köyde taziye yılda bir ya da iki kez olur, üçer gün sürer. Bu durumda nasıl olur da 160 bin TL ceza kesilir? Müdürün cevabı çok çarpıcıydı: “Kanun öyle demiyor. Bir gün bile olsa yılın tüketimi kadar, yani 12 aylık fatura üzerinden ceza kesilir.”

Bu, bize göre kanun değil; şirketin keyfi ve hukuksuz uygulaması. Düşünün, bir ayda 10 bin liralık elektrik harcaması bile mümkün olmayan bir yere, 160 bin TL ceza yazılıyor. Bu mantıksız ve adaletsiz”

Sizce bu cezaların kaynağı nedir?

“En büyük sorun, yıllardır yenilenmeyen altyapı. Bizim köyümüzde hâlâ 1985’te rahmetli Özal döneminde dikilen direkler ve teller kullanılıyor. Geçen gün saydım; iki direk arasında dokuz yerde tel kopmuş, bağlanmış, tekrar kopmuş… Bu çarpık ve eski sistem yüzünden kayıp-kaçak oluşuyor. Ama bu kayıplar vatandaşa yansıtılıyor. Vatandaş kaçak yapmamış olsa da ceza kesiliyor”

Peki, bu durum halk üzerinde nasıl bir etki yaratıyor?

“İnsanlar mağdur. Düşünün, köydeki bir taziye evine veya eve 200-300 bin lira ceza geliyor. Halk bunu nasıl ödesin? Ayrıca işin daha tehlikeli bir boyutu var: DEDAŞ ekipleri köylere askerle gidiyor. Evlerin içine kadar giriyorlar. Çocuklar bunu görüyor, psikolojileri bozuluyor. Asker bizim askerimiz, hepimizin güvenliğini sağlıyor. Ama çocukların zihninde “asker ceza kesen, korku salan” bir figür oluşuyor. Bu çok yanlış. Ben kendim 80 darbesinde çocukken yaşadıklarımızı hâlâ unutamıyorum. Çocuklarımız aynı travmaları yaşamasın istiyoruz.

Bu noktada çözüm için neler öneriyorsunuz?

“Öncelikle altyapının yenilenmesi şart. 40 yıllık direkler, teller değişmeden kayıp-kaçak bitmez. İkincisi, gerçekten kaçak varsa ceza kesilsin ama hukuka uygun şekilde. Ölçülmeyen, tespit edilmeyen bir şeyin cezası olmaz. Ayrıca ekipler köylere geldiğinde asker kesinlikle evlere girmemeli. Eğer güvenlik gerekiyorsa köyün dışında beklesin. İnsanların çocuklarının psikolojisini bozmaya gerek yok. En önemlisi de milletvekillerimize çağrımızdır: Lütfen bu sorunları mecliste gündeme getirin. Bu mesele siyaset üstüdür. Hangi partiden olursa olsun tüm vekillerimiz halkın menfaatinde birleşmeli”

Vatandaşın bu süreçte tavrı nasıl?

“Halkımız vefakârdır. Kendisine sahip çıkıldığında o da sahip çıkar. Biz muhtarlar olarak halkımızın hakkını savunuyoruz. Ama sorunlarımızı çözmek için Ankara’da güçlü bir ses lazım. Vatandaş hem mağdur oluyor hem de sisteme güvenini kaybediyor. Bu güveni yeniden tesis etmek için adil, şeffaf bir uygulama gerekiyor”

Son olarak eklemek istediğiniz bir mesaj var mı?

“Tek dileğim, çocuklarımızın geleceğini karartacak, halkı mağdur edecek uygulamalara son verilmesi. Elektrik temel bir ihtiyaçtır. Hem kaliteli hizmet verilmeli hem de hukuksuz cezalar son bulmalı. Biz devletimizin yanındayız, askerimizin yanındayız. Ama vatandaşın hakkı da korunmalı. Bizim görevimiz halkın sesi olmaktır, bu sesi kimse kısamaz”