DİYARBAKIR HABER- Diyarbakır’ın Ofis semtinde tam 41 yıldır bisiklet tamirciliği yapan usta Vedat Işıkay, mesleğe başladığı günlerden bugüne kadar geçen süreci, sektörün yaşadığı zorlukları ve vatandaşlara yönelik tavsiyelerini anlattı. Bisikletin hem çevreye hem de insan sağlığına katkı sunduğunu belirten Işıkay, “Bisiklet dünyanın en önemli icatlarından biridir. Hem spor yaparsınız hem de cebiniz rahat eder” diyor.
“Bisiklet hem ekonomik hem de çevreci bir araç”
Usta, bisikletin diğer ulaşım araçlarına göre avantajı nedir sizce?
Bisiklet, gideceğiniz yere hem ekonomik olarak ulaşmanızı sağlar hem de spor yaparak vücudunuzdaki fazla kilolardan kurtulmanızı sağlar. Ayrıca bisiklet, hava kirliliğine karşı da en önemli araçlardan biridir. Yani hem cebiniz hem de doğa kazanır.
“Bu mesleğe kendi bisikletimi tamir ederek başladım”
Bu mesleğe nasıl başladınız?
Ben bu işe aslında bisiklet sürerek başladım. 14-15 yaşlarındaydım. Kendi bisikletimi tamirciye götürmekten bıkmıştım. En sonunda kendi takım çantasını aldım ve kendi bisikletimi tamir etmeye başladım. O gün bugündür bu mesleğin içindeyim. Ayrıca bisiklet firmalarının düzenlediği tüm teknik toplantılara katıldım. Servis müdürlerinden çok şey öğrendim. Onlar bize hem teknik destek sağladı hem de parça konusunda yardımcı oldular. Yani ustalığımı sürekli geliştirdim.
“En zor kısmı müşterilerle uğraşmak”
Bu mesleğin en zor tarafı nedir?
Açık söyleyeyim, en zor tarafı müşterilerdir. Müşteri geliyor, “Usta bisikletin neyi var?” diyorum. “Sen bileceksin!” diyor. E ben nereden bileyim? Bazen elimde iş oluyor, müşteri “Sadece hava vurulacak” diyor. Hemen işi bırakıp hava basıyoruz. Ama ardından “Usta freni de yap, vitesi de ayarla, direksiyona da bak” diyor. Bisiklet zaten basit bir araç: fren, hava, vites, direksiyon. O yüzden diyorum ki “Abi bir saat sonra gel al, ben işimi rahatça yapayım.” Çünkü elimdeki diğer müşterinin işini yarım bırakınca o da haklı olarak kızıyor. Bu sadece benim değil, tüm bisiklet ustalarının ortak sorunu.
“En ağır arıza bile bir günde biter”
Peki işin güzel yanları neler?
En güzel yanı, işler genellikle kısa sürer. Yani bir arabayı sanayiye götürürsünüz, 3-5 gün kalır. Ama bisiklet tamircisinde öyle değil. En ağır arıza bile en fazla bir gün kalır. Eğer yoğunluk yoksa o gün içinde teslim edilir. Bu da müşterinin hoşuna gidiyor, bizim de işlerimiz sürekli dönüyor.
“Taklit bisikletler baş belası oldu”
Sektörünüzdeki en büyük sorunlar neler?
Son yıllarda en büyük problem taklit bisikletler. Orijinal markaların adlarını bir harf değiştirerek sahte ürün üretiyorlar. Bu bisikletler çok düşük kaliteli Çin malzemeleriyle yapılıyor. Müşteri ucuz diye alıyor ama her hafta tamirciye geliyor. Örneğin kaliteli bir iç lastiğin fiyatı 2–2,5 dolar. Ama taklit bisikletlerde 0.40–0.50 dolarlık lastik kullanılıyor. O yüzden bisiklet kendi kendine hava kaçırıyor, patlıyor, bozuluyor. Sonra müşteri geliyor, “Abi bunu düzelt” diyor. Ama diyorum ki bu düzelmez, bu değişecek. Kalitesiz malzeme hiçbir şekilde onarılamaz.
“Ucuza alınan bisikletin masrafı iki katına çıkar”
Bu konuda vatandaşlara ne önerirsiniz?
Bisiklet alırken ucuzuna kaçmasınlar. Bir bisikletin üzerinde mutlaka seri numarası vardır. Eğer o numara yoksa bilin ki o bisiklet Çin malıdır. İlk başta 300–500 lira ucuz görünür ama sonradan her hafta tamir masrafı çıkar. Bir yıl içinde o bisikletin fiyatından fazla tamir parası verirsiniz. Kaliteli bisiklet ilk başta pahalı görünür ama uzun yıllar sorunsuz biner, garantisi olur.
“Elektrikli bisikletlere ilgi giderek artıyor”
Son yıllarda bisiklete ilgi nasıl? Arttı mı azaldı mı?
İlgi şekil değiştirdi diyelim. Gençler hâlâ klasik bisikleti tercih ediyor ama orta yaş grubu elektrikli bisiklete yöneliyor. Hem pratik hem de şehir içi ulaşımda konforlu. Ancak genel olarak ekonomik sıkıntılar bizim sektörü de etkiliyor. Bu bölgenin halkı yatırımını genelde altına yapar. Altın piyasaya çıkmadığı sürece ekonomi de canlanmıyor. O yüzden satışlarda bir durgunluk hissediyoruz.
“Bisikletin garantisi vardır ama her arıza garantiye girmez”
Garanti ve servis konusunda neler söylersiniz?
Biz sadece satış değil, aynı zamanda servis hizmeti de veriyoruz. Bir bisikletin garantisi genellikle gövde, göbek, dişli ve zincir kısmını kapsar. Ama kullanıcı çarpma, düşme gibi hatalarla zarar verirse o garantiye girmez. Yani kullanıcı hatası ile fabrika hatası farklı şeyler. Müşteri bunu bilmeli.
“Bu meslek hem sabır ister hem de sevgi”
Son olarak, mesleğe dair neler söylemek istersiniz?
Bu iş hem sabır ister hem de sevgi. Ben bu işe gönül verdim. 41 yıldır her sabah dükkanımı açtığımda hâlâ aynı heyecanı duyuyorum. Bisiklet sadece bir ulaşım aracı değil, bir yaşam biçimidir. Vatandaşlarımızdan tek ricam, bisikletlerine iyi baksınlar, kaliteli ürün alsınlar ve trafikte kurallara uysunlar. Unutmayın: Bisiklet hem doğa dostu hem de insan dostudur.