Özgür Özel’den Silivri'den Mesaj

CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu ile birlikte, cezaevinde tutuklu bulunan Resul Emrah Şahan ve Mehmet Ali Çalışkan’ı ziyaret eden Özel, görüşme sonrasında yaptığı açıklamada hem içerideki isimlerin hem de dışarıda demokrasi mücadelesi veren milyonların sesini duyurdu.

“Kumpasların Yeni Yüzüyle Mücadele Ediyoruz” Özel, yapılan yargılamaların dayandığı temel delillerin neredeyse tamamen "gizli tanık" ifadelerine dayandığını, somut belgelerin ve yolsuzlukla ilgili maddi kanıtların mevcut olmadığını vurguladı. “Bugün yaşananlar, geçmişte Ergenekon ve Balyoz gibi davalarda gördüğümüz senaryoların başka bir versiyonu” diyen Özel, iktidarın kumpas yöntemlerini yeni figürlerle sürdürdüğünü belirtti. “Ekrem Başkan’ın davası, FETÖ kumpaslarının görüldüğü Çağlayan’daki salonda yapılacak. Bu sembolizmin altı boş değil. O günün savcısı Zekeriya Öz’dü, bugünse onun güncel bir yansıması var. Erdoğan, geçmişte ‘bu davaların savcısı benim’ diyordu, şimdi de aynı sahiplenmeyi sürdürüyor.”

“Kardeşlik Hukukuyla Dayanışma” Ziyaret sırasında Ekrem İmamoğlu ile arasında geçen küçük bir anlaşmazlığı da basınla paylaşan Özel, siyasetteki samimi dayanışmanın bir örneğini aktardı. Yozgat’ta İmamoğlu’na destek için düzenlenen traktör konvoyuna kesilen para cezalarının kimin tarafından ödeneceği konusunda yaşanan “tatlı rekabetin”, “kardeş payı”yla çözüldüğünü söyledi. “Ekrem Başkan ‘Benden önce davrandın’ dedi. Ben de dedim ki, ‘Kardeşlik hukuku nasıl gerekiyorsa öyle yapalım.’ Sonunda kararlaştırdık: Ceza yükünü paylaşacağız. Yarı yarıya ödeyeceğiz.” “Adayımız İçeride Olsa da Kampanya Dışarıda Yürüyecek” CHP’nin Cumhurbaşkanlığı seçim sürecine dair hazırlıklarının da sürdüğünü belirten Özel, adaylarının içeride olmasının kampanyayı engellemeyeceğini vurguladı. “Kampanya ofisimiz halkın içinde olacak, dışarıda güçlü bir iletişim ve çözüm önerileriyle süreci yürüteceğiz. Adayımız içeride bile olsa, umut dışarıda büyümeye devam edecek,” diyerek toplumun desteğine ve inancına işaret etti. “Gazetecilere Gözdağı Veriliyor” Özgür Özel, aynı gün sabah saatlerinde gazeteci Timur Soykan’ın evine yapılan polis baskısını da sert sözlerle eleştirdi. Soykan’ın sabah saatlerinde gözaltına alınmasını, “siyasi baskının ve gazetecilere yönelik yıldırma politikalarının” bir örneği olarak değerlendirdi. “Timur Soykan, ödül alacak kadar kıymetli bir gazeteciyken, sabahın köründe evinden onlarca polisle alınması ancak bir gözdağı operasyonudur. Bu ülkede gerçeği yazanlara değil, gerçeği saklayanlara hesap sorulmalı.” “Gençler Suçsuz, Tutukluluk İşkencedir” Son günlerde tutuklanan gençlerle ilgili de konuşan Özel, birçok öğrencinin suç unsuru taşımayan gösterilere katıldığı için cezalandırıldığını belirtti. Milli Eğitim Bakanı’nın yaptığı “eli baltalı” benzetmesini ise "büyük bir iftira" olarak nitelendirdi. “Bu çocuklar gösteriye katıldı diye tutuklanıyor. Oysa ellerinde ne taş vardı ne sopa. Sadece anayasal haklarını kullandılar. Bu çocuklara ceza vermek, geleceklerini çalmak demektir. Onların sınavlarına girmelerini sağlamak, en temel haklarıdır.” “Kürt Sorununda Samimiyet Şarttır” Cumhurbaşkanı Erdoğan ile DEM Parti arasında gerçekleşmesi beklenen görüşme hakkında da açıklamalarda bulunan Özel, CHP'nin Kürt meselesindeki net tutumuna dikkat çekti. Özel, bu meselenin ancak şeffaf, demokratik, Meclis zemini içinde ve kimseyi dışlamayan bir yaklaşımla çözülebileceğini savundu. “Biz bu ülkenin Kürt vatandaşlarının sorunlarını görmezden gelmiyoruz. ‘Kürt sorunu yok’ demekle bu mesele çözülmez. Kürtleri terörle özdeşleştiren bir anlayışın bu ülkeye barış getirmesi mümkün değil. Şayet bu ülke eşit vatandaşlık temelinde yeniden şekillenecekse, bunun adresi Cumhuriyet Halk Partisi’dir.”