DİYARBAKIR HABER - CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin 45. yılında yaptığı açıklamada , darbenin yalnızca siyasal düzene değil; temel hak ve özgürlüklere yapılan ağır bir saldırı olduğunu, Diyarbakır Cezaevi’nde yaşanan vahşetin Türkiye’ye mal olduğunu ve 1982 Anayasası’nın bugünün sorunlarının kaynağı olduğunu söyledi. Tanrıkulu, “Bugün de tam anlamıyla bir darbe ortamının içindeyiz” uyarısında bulundu.
Loading...
CHP’li Tanrıkulu, 12 Eylül darbesinin üzerinden 45 yıl geçtiğini hatırlatarak, “Bu faşist darbe sadece siyasal düzene yönelik bir saldırı olmadı; aynı zamanda yurttaşlarımızın temel hak ve özgürlüklerine karşı işlendi” ifadelerini kullandı. Açıklamada binlerce kişinin gözaltına alındığı, tutuklandığı, işkence gördüğü; pek çok kişinin cezaevlerinde yaşamını yitirdiği vurgulandı. Tanrıkulu, özellikle Diyarbakır Cezaevi’nde yaşananların ülke vicdanında derin yaralar açtığını belirtti.
Siyasi yapı kökten değiştirildi: 1982 Anayasası’nın mirası
Tanrıkulu, 12 Eylül sonrası siyasi partilerin kapatıldığını, bir danışma meclisi oluşturulduğunu ve 1982 Anayasası’nın o dönemde hazırlandığını hatırlatarak, “Halen onun ağır izlerini taşıyoruz” dedi. Bu değişikliklerin yalnızca o dönemin değil, bugünün siyasetini ve toplumsal yapısını da etkilediğini vurguladı.
Günümüzdeki uygulamalara ilişkin sert uyarı
Tanrıkulu , darbelerin sadece askerî müdahale ile sınırlı kalmadığını; halkın seçilmiş iradesine yönelik müdahalelerinin de darbe sonucunu doğurabileceğini belirtti. Atanan kayyumlar, belediye başkanlarının tutuklanması ve siyasetçilere yönelik uygulamalar tarihsel olarak darbe pratiklerinin ürünleri olarak nitelendirildi. Tanrıkulu, hem 12 Eylül’e hem de 15 Temmuz girişimine karşı olduklarını, her türlü darbe girişimine karşı direnmeye devam edeceklerini söyledi.
Unutmadık, unutmayacağız
Konuşmasında 12 Eylül’de yaşamını yitirenler, işkence görenler ve ceza alan yurttaşlara atıfta bulunan Tanrıkulu, “Unutmadık, unutmayacağız” mesajını verdi. Ayrıca, “Bir gün mutlaka 12 Eylülcülerden topluca hesap soracağımız gün gelecek; bu zihniyeti Türkiye’den söküp atacağız” sözleriyle hesap sorma kararlılığını dile getirdi.