Uzmanlar, el sıkışma, kalem tutma, müzik aleti kullanma, direksiyon tutma gibi günlük hayatta sık karşılaşılan durumlarda hissedilen ıslaklık hissinin, kişiye aşırı rahatsızlık verebildiğini belirtti. Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzman Dr. Deniz Çetinkünar, farklı tedavi yöntemleriyle aşırı terleme sorununun giderilebileceğini söyledi.
Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanı Dr. Deniz Çetinkünar, terlemenin fizyolojik bir süreç olduğunu, sıcak başta olmak üzere pek çok etkenin terlemeye yol açabileceğini ancak farklı tedavi yöntemleriyle bu sorunun giderilmesinin mümkün olduğunu söyledi.
Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanı Dr. Deniz Çetinkünar, aşırı terleme yani hiperhidrozun pek çok nedeni olduğunu belirterek, "Sistemik hastalıklara bağlı olabileceği gibi tamamen yapısal da olabilir. Ancak terlemenin aşırı olması, kişinin yaşamını çekilmez hale getirebiliyor. El sıkışma, kalem tutma, müzik aleti kullanma, direksiyon tutma gibi günlük hayatta sık karşılaştığımız durumlarda hissedilen ıslaklık hissi, kişiye aşırı rahatsızlık verebiliyor. Ayrıca bu durum, utanma hissine dolayısıyla özgüven eksikliğine yol açabiliyor” dedi.
Uzman Dr. Çetinkünar, aşırı terleme şikayetiyle başvuranların öncelikle ayrıntılı tıbbi geçmişinin sorgulanması, muayene sonrasında ise gerekli tetkiklerinin yapılarak bu durumun sebep olabileceği diğer hastalıklarının ortadan kaldırılması gerektiğini kaydetti.
Aşırı terleme tedavisinde farklı yöntemler olduğunu söyleyen Uzman Dr. Deniz Çetinkünar, bu yöntemler hakkında şu bilgileri verdi:
Sprey, krem ve solüsyonlar hafif terlemelerde etkili oluyor. Alüminyum tuzları içeren solüsyonlar, spreyler terleme için kullanılabiliyor. Genellikle gece uygulanırlar, kontrol sağlandıktan sonra haftada 1 uygulamaya geçilebiliyor. Tahriş edebileceklerinden kullanım sıklığına dikkat edilmesi önemli.
Terlemeyi azaltan sistemik antikolinerjikler, beta ve kalsiyum kanal blokeleri ve psikiyatrik ilaçlar da söz konusu. Bu tip ilaçlar ağız kuruluğu, görme bozukluğu, idrar yolları problemleri gibi yan etkiler oluşturabileceğinden diğer tedavilere yanıt alınamadığı durumlarda, şiddetli terlemelerde öneriliyor.
Bu tedavi yönteminde, el ve ayaklar suyun içine sokuluyor ve elektrotlar uygulanarak ilgili bölgelere elektrik akımı veriliyor. Tedaviden başarılı ve etkili sonuç alabilmek için uygulamanın sürekliliği önem taşıyor. Özellikle el ve ayak terlemesinde başvurulan iyontoferez tedavisine ara verilirse, sorun 1-2 hafta sonra yeniden ortaya çıkıyor.
Adını Clostridium Botulinum adlı bakteriden alan bu tedaviyle bakteri kaynaklı toksinin, sorunlu bölgelere enjekte edilerek terlemenin durdurulması sağlanıyor. Özellikle koltuk altı, el ve ayak terlemeleri, saçlı deri terlemelerinde kullanılan en etkin tedavi seçeneklerinden biri. Uygulaması kolay, yan etkileri ise minimum düzeyde oluyor. Başarılı sonuçlar için ilk uygulamadan 6 - 8 ay sonra uygulanmanın yenilenmesi gerekiyor. İHA
Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanı Dr. Deniz Çetinkünar, terlemenin fizyolojik bir süreç olduğunu, sıcak başta olmak üzere pek çok etkenin terlemeye yol açabileceğini ancak farklı tedavi yöntemleriyle bu sorunun giderilmesinin mümkün olduğunu söyledi.
Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanı Dr. Deniz Çetinkünar, aşırı terleme yani hiperhidrozun pek çok nedeni olduğunu belirterek, "Sistemik hastalıklara bağlı olabileceği gibi tamamen yapısal da olabilir. Ancak terlemenin aşırı olması, kişinin yaşamını çekilmez hale getirebiliyor. El sıkışma, kalem tutma, müzik aleti kullanma, direksiyon tutma gibi günlük hayatta sık karşılaştığımız durumlarda hissedilen ıslaklık hissi, kişiye aşırı rahatsızlık verebiliyor. Ayrıca bu durum, utanma hissine dolayısıyla özgüven eksikliğine yol açabiliyor” dedi.
Uzman Dr. Çetinkünar, aşırı terleme şikayetiyle başvuranların öncelikle ayrıntılı tıbbi geçmişinin sorgulanması, muayene sonrasında ise gerekli tetkiklerinin yapılarak bu durumun sebep olabileceği diğer hastalıklarının ortadan kaldırılması gerektiğini kaydetti.
Aşırı terleme tedavisinde farklı yöntemler olduğunu söyleyen Uzman Dr. Deniz Çetinkünar, bu yöntemler hakkında şu bilgileri verdi:
Sprey, krem ve solüsyonlar hafif terlemelerde etkili oluyor. Alüminyum tuzları içeren solüsyonlar, spreyler terleme için kullanılabiliyor. Genellikle gece uygulanırlar, kontrol sağlandıktan sonra haftada 1 uygulamaya geçilebiliyor. Tahriş edebileceklerinden kullanım sıklığına dikkat edilmesi önemli.
Terlemeyi azaltan sistemik antikolinerjikler, beta ve kalsiyum kanal blokeleri ve psikiyatrik ilaçlar da söz konusu. Bu tip ilaçlar ağız kuruluğu, görme bozukluğu, idrar yolları problemleri gibi yan etkiler oluşturabileceğinden diğer tedavilere yanıt alınamadığı durumlarda, şiddetli terlemelerde öneriliyor.
Bu tedavi yönteminde, el ve ayaklar suyun içine sokuluyor ve elektrotlar uygulanarak ilgili bölgelere elektrik akımı veriliyor. Tedaviden başarılı ve etkili sonuç alabilmek için uygulamanın sürekliliği önem taşıyor. Özellikle el ve ayak terlemesinde başvurulan iyontoferez tedavisine ara verilirse, sorun 1-2 hafta sonra yeniden ortaya çıkıyor.
Adını Clostridium Botulinum adlı bakteriden alan bu tedaviyle bakteri kaynaklı toksinin, sorunlu bölgelere enjekte edilerek terlemenin durdurulması sağlanıyor. Özellikle koltuk altı, el ve ayak terlemeleri, saçlı deri terlemelerinde kullanılan en etkin tedavi seçeneklerinden biri. Uygulaması kolay, yan etkileri ise minimum düzeyde oluyor. Başarılı sonuçlar için ilk uygulamadan 6 - 8 ay sonra uygulanmanın yenilenmesi gerekiyor. İHA