Diyarbakır’da vatandaşların yolunu kapatan araçların umurunda bile değil.
Kırmızı ışıkta bekleyen araçlar, nedense durdukları zaman yayaların geçiş yollarını kapatmak için sanki bir birleriyle yarışıyorlar.
Neden? Hep kendilerini düşünüyorlar, bu kocaman yaya geçidi çizgisini hiçe sayarak, sanki bütün caddenin kendisinin emrinde olduğunu düşünerek dakikalarca bekliyorlar.
‘’Biz bu yaya geçidini kapattık. Peki, yayalar karşıdan karşıya nasıl geçecek’’ diye düşünen bir tane sürücü bulamazsınız. Bütün amaçları bir an önce yeşil yansın da ben geçeyim, ne yaya ne de kural umurlarında bile değil.
Sürücü kardeşlerim, ister taksi, özel araç, halk otobüsü ve Belediye otobüs sürücüleri vatandaşların geçiş yollarını kapatmayın, bu kurala uyun, kimsenin geçiş yolunu kapatmaya hakkınız yoktur.
''önce kuşlar terketti bu kenti'' diye başlayan şarkı sözünde olduğu gibi güzel olan ne varsa gitti ne yazık ki yerine her gün daha fazla istila edilen bir kent kaldı geride..sadece araçlarmı yaya geçişlerine engel olan. kaldırımları işgal eden kahvehaneler yetmez mi? halka açık yeşil alanlara park alanlarında son yıllarda sandalye , masa, minder ve yastık atan işletmeler görüyoruz, ( yeşil alana yakın veya karşı kaldırımdaki cafe ve kahvehaneler ) ailece oturup veya çocukların oyun oynayabileceği park alanlarının içinde sigara dumanları arasında oyun oynuyor çocuklar..işi büyütüp nargile bile içiliyor bu alanlarda..halka ait o yeşil alanlar bu işletmelere verilmiş parselenmiş gibi...sadece bakan ama görmeyen bir belediye için söylenecek bir şey yok... '' fırtınada gemim''