DİYARBAKIR HABER- 1934 yılında kurulan ve 36 binin üzerinde envanterlik esere ev sahipliği yapan Diyarbakır Müzesi, uzun yıllar boyunca depolarda muhafaza edilen eserlerini gün yüzüne çıkarıyor. Bu kapsamda başlatılan “Müze Bahçesi Sergileme Projesi” ile daha önce hiç sergilenmeyen eserler, vatandaşların ziyaretine açılıyor.
Loading...
Bu nadide eserlerden biri de, bazalt taşından yapılmış insan yüzlü mezar taşı oldu. Gözleri ve ağzı belirgin şekilde işlenmiş, başında miğfer benzeri bir başlık bulunan taş, durgun ama telaşlı bir ifadeyi yansıtıyor. Yıllardır depoda saklanan bu tarihi eser, artık Müze bahçesinde sergilenerek ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.
Diyarbakır Müze Müdürü Müjdat Gizligöl, projeye ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Ağırlıklı olarak taş eserleri Müze bahçesine çıkarmayı planlıyoruz. Proje tamamlandığında vatandaşlarımız onlarca medeniyete ait eseri bir arada görebilecek. Bu sergiyle, daha önce hiç gün yüzüne çıkmamış eserleri de halkımızla buluşturmayı hedefliyoruz.”
Tarihe Işık Tutan Taşlar
Uzmanlara göre insan yüzlü mezar taşı, başındaki miğfer formu nedeniyle bir askere ait olabilir. Mezarların başına taş bırakma geleneğinin Sümerler’den bu yana, yaklaşık 5 bin yıldır sürdüğü biliniyor. Sümerce’de “taş” anlamına gelen “bal” kelimesinden türeyen “bal-bal” adı verilen bu taşlar, zamanla dünyanın farklı bölgelerine yayılarak kimi yerde insan ya da hayvan figürleri, kimi yerde ise semboller ve yazılarla zenginleştirildi.
İslamiyet’in kabulünden sonra figürlü mezar taşlarının sayısı azalsa da, Anadolu’da bu geleneğin izleri uzun yıllar varlığını korudu. Diyarbakır Müzesi’nin bahçesinde sergilenen insan yüzlü mezar taşı da bu kültürel mirasın en özgün örneklerinden biri olarak dikkat çekiyor.