özDİYARBAKIR / ÖZEL HABER - Türkiye’de genç nüfusun istihdamdaki yeri ve ekonomik kriz karşısında yaşadığı zorluklar her geçen gün daha görünür hale gelirken, Diyarbakır Z Kuşağı Derneği Başkanı Abdulkadir Kaplan’dan dikkat çeken açıklamalar geldi. Öz Diyarbakır Gazetesi’ne açıklamalarda bulunan Kaplan, Türkiye’nin genç iş gücüyle ilgili alarm veren verileri kamuoyuyla paylaşarak, yapısal reform çağrısında bulundu.
Türkiye’de uzun süredir devam eden yüksek enflasyon, döviz kurlarındaki dalgalanma ve küresel ekonomik krizlerin etkisi, özellikle genç nüfusun istihdama erişimini ciddi şekilde zorlaştırıyor. 2023 verilerine göre Türkiye’de genel işsizlik oranı %18,4 iken, 15-24 yaş arası gençlerde bu oran %16,3'e ulaşmış durumda. Ancak daha da endişe verici olan, “ne eğitimde ne istihdamda” (NEET) olan gençlerin oranı. OECD verilerine göre Türkiye, %27,1 oranla NEET gençlerde ilk sıralarda yer alıyor.
“Gençler sosyal güvenceden yoksun”
Z Kuşağı Derneği Başkanı Kaplan, gençlerin büyük çoğunluğunun kayıt dışı işlerde, sosyal güvenceden yoksun bir şekilde çalıştığını vurguladı. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) verilerine göre Türkiye’de çalışan gençlerin yaklaşık %75’inin sosyal güvenlikten yoksun olduğuna dikkat çeken Kaplan, “Asgari ücretin alım gücü her geçen gün düşüyor. Gençler kendi ayakları üzerinde durmakta zorlanıyor, ailelerine bağımlı yaşamak zorunda kalıyor” ifadelerini kullandı.
“Kadınlar için durum daha ağır”
Özellikle genç kadınların iş gücüne katılımında ciddi sorunlar yaşandığını ifade eden Kaplan, düşük ücretler, güvencesizlik ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin, kadınlar açısından süreci daha da zorlaştırdığını belirtti. “İstihdam politikalarının kadın dostu olması gerekiyor. Genç kadınlar hem ekonomik bağımsızlık hem de toplumsal özgüven anlamında desteklenmeli,” dedi.
“Diplomalı işsizlik büyüyor”
Kaplan’a göre gençler yalnızca iş değil, mesleğine uygun iş bulmakta da zorlanıyor. Üniversite mezunlarının %30’unun aldığı eğitime uygun bir iş bulamaması, Türkiye’deki diplomalı işsizlik sorununun derinliğini gözler önüne seriyor. Eğitim ile iş gücü piyasası arasındaki uyumsuzluğun ciddi sonuçlar doğurduğunu belirten Kaplan, “Üniversite bitirmek artık istihdam garantisi anlamına gelmiyor. Gençler sistemden soğuyor, atama tartışmaları özellikle öğretmen adaylarını hayal kırıklığına uğratıyor” dedi.
“Z kuşağı beklentilerini karşılayamıyor”
Kaplan, Z Kuşağı’nın esneklik, iş-yaşam dengesi ve anlamlı iş gibi beklentilerinin mevcut çalışma koşullarında yeterince karşılık bulmadığını dile getirdi. Sosyal medyanın etkisiyle küresel kültüre daha açık olan gençler, modern yaşamın sunduğu standartlara ulaşmakta zorlanıyor. Ekonomik güvensizlik ve gelecek kaygısı, gençlerde ruh sağlığı sorunlarını da tetikliyor.
Çözüm önerileri!
Kaplan, gençlerin istihdam edilebilirliğini artırmak için eğitimin yeşil dönüşüm, dijital beceriler ve mesleki yetkinlikler üzerine kurgulanması gerektiğini belirtti. Teknik ve mesleki eğitim programlarının yaygınlaştırılması gerektiğini vurgulayan Kaplan, İŞKUR gibi kurumların genç odaklı projelerini daha erişilebilir ve etkin hale getirmesi gerektiğini söyledi.
Ayrıca genç girişimcilere yönelik fonlar, mentorluk programları ve bürokrasinin azaltılması gerektiğini vurgulayan Kaplan, “Gençler üretmek istiyor ama önleri açılmalı” dedi.
“Gençlerin sesine kulak verin”
Gençlerin karar alma süreçlerine aktif şekilde katılımının sağlanması gerektiğini ifade eden Kaplan, “Z Kuşağı yaratıcı ve teknolojiye hâkim bir kuşak. Bu potansiyel değerlendirilmeli. Aksi halde sadece bir nesli değil, ülkenin geleceğini kaybederiz” diye konuştu.
“Gençlere yatırım geleceğe yatırımdır”
Kaplan, Z Kuşağı Derneği olarak gençlerin istihdam sürecinde yanlarında olacaklarını ve onların haklarını savunmaya devam edeceklerini belirterek sözlerini şöyle tamamladı: “Gençlerin gücüne inanıyoruz. Onlara yatırım yapmak sadece bir nesli değil, bir ülkenin geleceğini güçlendirmektir. Gelin, bu mücadelede el ele verelim.”