Mehmet Sait BAYRAM/özDİYARBAKIR - Diyarbakır’da Şiyar Be Uyuşturucu ile Mücadele Platformu öncülüğünde, uyuşturucuya karşı farkındalık yaratmak amacıyla geniş katılımlı bir yürüyüş düzenlendi. Dünya Kavşağı’nda başlayan yürüyüş, Rojava Parkı’na kadar sürdü. Etkinliğe DEM Parti milletvekilleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Diyarbakır Barosu üyeleri ve yüzlerce yurttaş katıldı.
Katılımcılar, “Uyuşturucuya karşı barikat ol” ve “Zehire değil emeğe sarıl” yazılı dövizler taşıdı. Yürüyüş boyunca sık sık, gençleri zehirlemek isteyen odaklara karşı birlik ve dayanışma mesajları verildi.
Güleç: "Sadece halkın değil, devletin de sorumluluğu var"
Rojava Parkı’nda yürüyüşün sona ermesinin ardından konuşan Diyarbakır Barosu Başkanı Av. Abdülkadir Güleç, uyuşturucunun yalnızca bireysel bir sorun değil, toplumsal bir çürüme aracı olduğuna dikkat çekti. Güleç, “Uyuşturucuyla mücadele sadece halkın ve sivil toplumun omuzlarında olamaz. Devletin tüm kurumlarıyla bu mücadeleye dahil olması şarttır. Toplumu etik, ahlaki ve siyasi değerlerinden uzaklaştıran sistematik politikalara karşı buradayız” dedi.
"Gençlerin yaşam hakkı korunmadan mücadele mümkün değil"
Baro Başkanı Güleç, gençlerin barınma, eğitim ve geçim gibi temel haklarına erişim sağlanmadan uyuşturucuyla mücadelenin başarıya ulaşamayacağını ifade etti. “Biz halk olarak buradayız ve mücadeleye hazırız, ama devlet de bu yükün altına girmelidir” şeklinde konuştu.
DEM Partili Akça: “Gençler yalnız değil”
DEM Parti Milletvekili Ceylan Akça da yürüyüşte yaptığı konuşmada, gençlerin uyuşturucu batağına itilmesinin tesadüfi değil, sistematik sorunlardan kaynaklandığını söyledi. Akça, “Barış ve demokratikleşme talebimiz uyuşturucu sorununa da çözüm çağrısıdır. Gençlere yalnızca gelecek değil, bugünlerini de savunma sözü veriyoruz. Bağımlılıkla mücadele eden ya da yakını bu sorunu yaşayan herkes yalnız değil. Tüm kurumlarımızla onların yanındayız” dedi.
Yürüyüş, yapılan konuşmaların ardından olaysız bir şekilde sona erdi. Katılımcılar, mücadelenin sadece bir gün değil, toplumsal bir seferberlik halinde sürdürülmesi gerektiğini vurguladı.
