CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) Saraçhane'deki binasında dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Özel, AKP'nin İstanbul'daki yönetim ele geçirme çabalarına dair önemli iddialarda bulunarak, özellikle Adil Karaismailoğlu'nun ismini verdi ve kayyum olarak atanmasının planlandığına dair açıklamalarda bulundu.

İstanbul'daki Kararlılık ve Milletin Gücü

Özgür Özel, konuşmasında İstanbul'daki oğul seçimlerine ve İmamoğlu'nun yanındaki İstanbulluların güçlü bir şekilde gözaltına alındığını vurguladı. Yandaş medyanın, İstanbul'daki piyasaya yayılmaya yönelik haberler yapmasına rağmen, dünyanın her yerindeki meydanlara aktığını ve metro istasyonlarında mini mitinglerin yaşandığını belirtti. Ayrıca gençlerin coşkusu ve onun yaşının İstanbulluluğunun kararlılığının, hem İmamoğlu'na hem de milletin gücüne sahip olduğunun yansıtıldığını dile getirdiğini dile getirdi.

Özel, yandaş medyanın İstanbul'daki bu büyük gösteriyi ihmal edilmediğini ancak milletin ne denli güçlü olduğunu tüm dünyada gösterdiğini belirterek, "Devlet ve millet yarışırsa, millet kazanır" şeklindeki ifadeler kullanıldı.

AKP'nin "Kayyum" Planları

Konuşmasında dikkat çeken diğer bir nokta ise, AKP'nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni kontrol yerinde almak için çeşitli stratejiler geliştirilen iddialarıydı. Özel, Adil Karaismailoğlu'nun kısaca vererek, Ulaştırma Bakanı olarak görev yaptığı dönemdeki başarısızlıkları ve "kifayetsiz" özelliklerine dikkat çekti. Özel, Karaismailoğlu'nun daha önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne kayyum olarak atanması için bazı çevrelerin çaba harcadığını ileri sürdü.

"Ahlaki Üstünlük Bizde"

Özel, bu sürecin siyasi ve boyutlarına da değindi. "Ahlaki Üstünlük"ten söz eden Özel, Adil Karaismailoğlu'nun geçmişteki olayları ve hakkında ortaya çıkan suçlamalara dikkat ederek, "Bizim mirasımız avantajımız tartışılmaz. Hiçbir zaman kaybetmedik, kaybetmeye de aklımız yok" dedi. Özel, Karaismailoğlu'nu "gizli tanıklar ve eski AKP müteahhitlerinin iftiralarıyla" hareket etmekle suçladı.

Özel'in bu açıklamaları, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne kayyum atanması yönünde yapılan planların, sadece siyasi değil, aynı zamanda yapısal olarak da sorgulanması yapısal işaretler verdi. Özel, özellikle geçmişte yaşanan bazı skandallara rastlanarak, "Kayyum olarak atanacak kişi, İstanbullu'nun güvenini kazanamaz" şeklinde vurgularda bulunuldu.

Adil Karaismailoğlu'nun Cevabı

Özgür Özel'in iddialarına ise Adil Karaismailoğlu, X platformu üzerinden karşılık verdi. Karaismailoğlu, kendisine yönelik yapılan suçlamaları reddederek, depremde yaşanan Adıyaman'da yaşananlarla ilgili olarak, CHP'nin eski Adıyaman milletvekili ile yaşadığı olayı hatırlattı. Karaismailoğlu, bu vekilin kendisini Adıyaman Valiliği'nde uyardığını ve bu uyarının ardından herhangi bir fiziksel tartışma yaşanmadığını ifade etti.

Karaismailoğlu, Özgür Özel'in "yakama yapışması" şeklindeki iddialarını yalanlayarak, bu söylentilerin asılsız olduğunu belirtti. Ayrıca, "Deprem sırasında yardım dağıtırken bu tür çirkin iftiraların gerçeği yansıtmadığını" ve "Benim Adıyaman'da yakalanırken gibi bir şey söz konusu olamaz" diyerek, söz konusu olayla ilgili gerçekleri kamuoyunda açıkladı.

Siyasi Gerginlik ve Gelecek Planları

Bu açıklamalar, sadece İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik kayyum tartışmaları değil, aynı zamanda Türkiye'deki genel siyasi iklim de gözlerin önüne seriyor. CHP ve AKP arasındaki bu gerilim, hem yerel yönetimlerin hem de ülke genelindeki siyasi dengelerin nasıl şekilleneceği konusunda önemli ipuçları veriyor. Özgür Özel'in, kayyum iddiaları ve özgürlüğü vurgusu, bir yandan AKP'nin İstanbul'daki güç mücadelesine karşı güçlü bir tepki oluştururken, diğer yandan partilerin İstanbul'daki hakimiyeti için süren savaşını yansıtıyor.

Özel'in açıklamalarında kararlılık, şu anda CHP'nin adımlarının daha cesur olduğunun sinyallerini veriyor. Öte yandan, Adil Karaismailoğlu'nun cevabı, AKP'nin bu tür suçlamaların karşılarına geri adım atmayacağını ve daha fazla açıklama yaparak kendi yönünü değiştirmeye çalışacağını gösteriyor.

Bu gerginliklerin, Türkiye'nin 2025'teki yerel ve genel seçimlerinde önemli bir rol