DİYARBAKIR HABER - Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki tarihi On Gözlü Köprü civarında faaliyet gösteren işletmeler, son dönemde sosyal medya ve bazı haber mecralarında yer alan “fahiş fiyat” iddialarına yönelik ayrı ayrı açıklamalar yaptı.
“Bu tür spekülatif iddiaları kesin bir dille reddediyoruz”
Acem Gülü ve On Gözlü Köprü Aile Çay Bahçesi işletmecileri tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “İşletme olarak fiyat listemizi şeffaflık ve ilkeli hizmet anlayışı gereği hem girişimizde hem de sosyal medya hesaplarımızda düzenli olarak paylaşıyoruz. Halkımızla aramızda güven bağı var. Bu tür spekülatif iddiaları kesin bir dille reddediyoruz.”
Mehmetoğlu tepki gösterdi
Tarihi mekânın dönüştürülmesinde büyük pay sahibi olan On Gözlü Köprü Aile Çay Bahçesi işletmecisi Efendi Mehmetoğlu ise daha sert bir dille konuştu. Mehmetoğlu, mekânın geçmişteki halini ve bu alanda verdikleri mücadeleyi şu sözlerle anlattı:
“Bin yıllık köprünün etrafı bir zamanlar alkolün, uyuşturucunun ve fuhşun merkezi haline gelmişti. Kadınlarımız korkarak geçiyor, çocuklarımız oradan uzak duruyordu. Ama biz yılmadık. Ailemizle ve onurlu dostlarımızla el ele verip bu alanı yeniden yaşanabilir hale getirdik.”
Mehmetoğlu, sadece bir işletme değil, aynı zamanda bir dönüşüm yarattıklarını belirterek şöyle devam etti: “Her taşı, her çöpü tek tek temizledik. Binlerce ağaç diktik. Bugün kuşlar döndü, gölgeler uzadı, çocuklar toprağın kokusunu alıyor. O alanı çay kazanlarıyla değil, alın terimizle kurduk. Parayla değil, onurumuzla inşa ettik. Bu da bizim sessiz devrimimizdir.”
Bazı odakların emeklerini itibarsızlaştırmaya çalıştığını da vurgulayan Mehmetoğlu, bu çabaların farkında olduklarını söyledi. Mehmetoğlu, “Kim olduklarını çok iyi biliyoruz. Büyük şirketlerin arkasına saklanan eller, emeğimizi hedef alıyor. Ama şunu unutmasınlar: Mesele çayın fiyatı değil, verilen mücadelenin kıymetidir. Biz boyun eğmeyiz, biz susturulamayız. Biz halkın içindeyiz. Biz halkız.”
Son olarak Mehmetoğlu, açıklamasını çarpıcı bir sözle noktaladı: “On Gözlü Köprü sadece bir köprü değil, direnişimizin topluma kazandırdığı bir devrimdir. Unutmayın; en sivri kılıç, hakikatli bir vicdandır.”
