DİYARBAKIR HABER - Birleşmiş Milletler Genel Kurulu için dünya liderlerinin buluştuğu günlerde, New York’ta başka bir topluluk kendi kimliğini farklı bir sahnede görünür kılıyor. 20 Eylül Cumartesi günü başlayan 9. New York Kürt Film Festivali, kentin tarihi sinemalarından Village East’te Kürt yönetmenlerin filmlerini altı gün boyunca izleyiciyle buluşturuyor.

Festivalin açılışı Kürdistan milli marşıyla yapılırken, organizatör Xeyal Qartel, etkinliğin amacını şu sözlerle aktardı:

“Dokuzuncu kez peş peşe düzenliyoruz. Çünkü Kürdistan’ın dört parçasından insanların bir araya gelip film, müzik ve tiyatro sergiledikleri bir alan yaratmak istiyoruz. Kimliklerini gururla sergilemeleri bizim için önemli.”

Diyarbakır’da yazar Seyfettin Araç’tan söyleşi ve imza günü
Diyarbakır’da yazar Seyfettin Araç’tan söyleşi ve imza günü
İçeriği Görüntüle

2017’de kurulan ve büyük ölçüde gönüllülerin katkısıyla sürdürülen festivalde bu yıl da farklı coğrafyalardan Kürt sinemacıların eserleri yer alıyor. Gösterimlerin merkezinde ise “işgal altında Kürt bireylerin yaşamı” bulunuyor.

Rojhılatlı yönetmen Azad Azizyan, “Diji J Bir Kirnê” (Unutma Karşıtı) adlı belgeseliyle festivale katıldı. Film, Diyarbakır’dan dört kişinin kendi yollarıyla Kürt kültürünü koruma çabalarını anlatıyor. Azizyan, “Her biri kendi yöntemini seçiyor ama ortak amaç kimliği yaşatmak” dedi.

Festivalin akademik yankılarını değerlendiren üniversite öğretmeni Senan Muradi ise etkinliğin New York’taki Kürt toplumu açısından önemine dikkat çekerek, “Kürt’ün burada bir festivali olması büyük bir etki yaratıyor. İnsanlarla konuştuğumda bazıları Kürt’ü tanıyor, bazıları hiç bilmiyor. Bu festival milletimizi tanıtmak için çok büyük bir adım” şeklinde konuştu.

Etkinlik yalnızca Kürt topluluğunun değil, farklı kökenlerden katılımcıların da ilgisini çekti. New Yorklu izleyicilerden Harvey Berman, katılım gerekçesini şu sözlerle dile getirdi:

“Yeğenim Türkiye'nin doğusundaki bir Kürt kızıyla evlendi. Onun değerli gördüğü her şey benim için de değerli. Bu yüzden buradayım.”

Siemanın fuaye alanında asılı duran Kürdistan haritası, izleyicilere festivalin politik ve kültürel arka planını hatırlatıyor. Devletsiz bir halkın Birleşmiş Milletler kürsüsünde sesi olamasa da, New York’un kalbinde bir sinema perdesi aracılığıyla kendi hikâyesini dünyaya duyurması, festivalin en güçlü mesajı olarak öne çıkıyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ