DİYARBAKIR HABER - DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Adana’da yaptığı açıklamada CHP’li belediyelere yönelik birbiri ardına gerçekleştirilen operasyonlar için iktidara çağrıda bulundu. Meclis’te yerel yönetimlere yönelik denetim için bir komisyon kurulmasını öneren Hatimoğulları, “Gerçekten bir yolsuzluk varsa o açığa çıkarılsın ama bu bütün belediyeler için yapılmalı. Fakat bunu kalkıp bir siyasi saikle muhalefet belediyelerini bu anlamıyla tasfiye etmeye çalışmak Türkiye demokrasisine ve barış ve demokratik toplum sürecine zarar vermektedir” dedi.
Hatimoğulları, "Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu"na intikal etmesine bile gerek olmadığını belirttiği bir konu daha gündeme getirdi; “AYM kararlarının, AİHM kararlarının hayata geçmesi, Can Atalay’ın, Osman Kavala’nın Figen Yüskedağ’ın, Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması şarttır” dedi.
Hatimoğulları, Abdullah Öcalan ile bir aydır görüşemediklerini belirterek, "Bizdeki beklenti neydi? Sayın Öcalan’la sistematik görüşme olacak, özgür yaşayacak, özgür çalışacak koşulları oluşturulacak ve biz hala bunları bekliyoruz. Oluşan komisyon zaman kaybetmeksizin Öcalan’la acilen bir görüşme gerçekleştirmelidir" ifadelerini kullandı.
Tülay Hatimoğulları’nın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Barış herkesçe kabul edilmeli. Siyasi partileri aşan bir süreçtir Türkiye’nin 100 yıllık sorununu çözmeye ramak kaldığımız bir süreçtir. O yüzden bu süreci herkesin iktidarın devletin muhalefetin bu süreci sahiplenmesi çok önemlidir. O nedenle biz bir kez daha diyoruz ki şayet bir yolsuzluk varsa mecliste bir komisyon oluşturulsun, hangi partinin mensubu olduğuna bakılmaksızın bütün yerel yönetimler incelensin, gerçekten bir yolsuzluk varsa o açığa çıkarılsın ama bu bütün belediyeler için yapılmalı. Fakat bunu kalkıp bir siyasi saikle muhalefet belediyelerini bu anlamıyla tasfiye etmeye çalışmak Türkiye demokrasisine ve barış ve demokratik toplum sürecine zarar vermektedir.
“Henüz o komisyona intikal etmesi gerekmeyen ve şu anda istese iktidarın 5 dakikada çözebileceği meseleler var. AYM kararlarının, AİHM kararlarının hayata geçmesi, Can Atalay’ın, Osman Kavala’nın Figen Yüskedağ’ın, Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması şarttır. Bilelim ki bu adımlar bu sürecin ruhuna hizmet edecek adımlardır ve acilen atılmalıdır.
“Bir aydır Abdullah Öcalan’la hiçbir görüşme gerçekleşmedi. Bizdeki beklenti neydi? Sayın Öcalan’la sistematik görüşme olacak, özgür yaşayacak, özgür çalışacak koşulları oluşturulacak ve biz hala bunları bekliyoruz. Oluşan komisyon zaman kaybetmeksizin Öcalan’la acilen bir görüşme gerçekleştirmelidir.
"Şunu çok iyi biliyoruz ki PKK ile devlet arasındaki görüşmelerdeki baş müzakereci kendisidir. Ve kendisiyle görüşülmeyen ya da görüşmenin aksatılması, bütün bunlar sürecin aksaması anlamına gelir. O nedenle bu görüşmeler derhal gerçekleşmelidir. Şunu da hatırlatmak isterim sayın bahçelinin yaptığı ilk konuşmaları hatırlayacaksınız, demişti ki Öcalan gelsin mecliste konuşsun demişti.
"Bu komisyondan elbette çok önemli beklentileri var. Demokratik entegrasyon yasalarının çıkması, özgürlük yasalarının çıkması, infaz yasasının gündeme alınması, bir özel yasanın çıkması ayrıca, bütün bunlar acilen bu komisyon tarafından çalışması yürütülmeli. 1 Ekim’e kadar bu hazırlıklarla ilgili yol alınmış olmasını çok önemsiyoruz. Komisyona önerimiz cesur olun, inisiyatif kullanın, Türkiye’nin bu barışa ihtiyacı var. Burada hiç kimse basitçe seçim hesabı yapmaya kalkmasın. Hepimiz cesur olalım, ezber bozalım, barışı gerçekten tesis edelim."