DİYARBAKIR HABER- Diyarbakır, son yıllarda hızla artan nüfusu ve büyüyen araç sayısıyla birlikte ciddi bir ulaşım kriziyle karşı karşıya. Toplu taşımanın yetersiz kalması, yeni açılan yolların geçici rahatlama sağlaması ve şehir planlamasındaki eksiklikler, trafiği içinden çıkılmaz bir hâle getiriyor. Özellikle mesai saatlerinde kentin dört ana noktasında yaşanan tıkanıklık, sürücüleri saatlerce yolda bırakıyor.
Kent sakinleri gün geçtikçe ağırlaşan ulaşım yükünden yakınırken, uzmanlar da sorunun odağında plansız büyüme, eğitim eksikliği ve koordinasyon yetersizliği olduğuna dikkat çekiyor.
Bulut: “Araç sayısı arttı, yollar aynı kaldı”
Diyarbakır Sürücü Kursları Derneği Başkanı Hüseyin Bulut, şehirdeki artan araç yoğunluğuna karşı yolların aynı kaldığını ve bunun artık geniş alanlara sahip Kayapınar gibi ilçelerde bile park sorununa yol açtığını belirterek, şunları söyledi: “Diyarbakır son yıllarda ciddi şekilde büyüdü. Araç sayısı arttı ama altyapı aynı kaldı. Trafikte kimse kimsenin düşmanı değil; empati gerek. Sürücü olmak direksiyon çevirmekten ibaret değil, insan hayatına saygı göstermektir.”
Timur: “Çözüm yeni yollar değil”
Ulaşım uzmanı Makine Mühendisi Nurullah Timur ise sadece Diyarbakır’ın değil, tüm bölge kentlerinin benzer sorunla karşı karşıya olduğunu belirterek, çözümün yeni yollar olmadığını söyledi. Timur, “Avrupa’da ulaşım 50 yıllık planlarla yapılır. Yürünebilir şehir modeli çok önemli. İnsan hastaneye, okula, pazara yürüyerek gidebiliyorsa orada ulaşım sorunu olmaz. Ancak Diyarbakır gibi nüfusu 1 milyonu aşmış şehirlerde yeni yol yapmak çözüm değil. Akıllı ulaşım politikalarıyla toplu taşımayı güçlendirmeliyiz. Belediyeler ve merkezi hükümet koordinasyon içinde olmalı” dedi.
Uçaman: “Sorun fiziksel yetersizlikten değil, sürücü davranışlarından kaynaklanıyor”
35 yıllık trafik eğitmeni Bülent Uçaman ise sorunun yalnızca fiziksel yetersizlikten değil, sürücü davranışlarından da kaynaklandığına vurgu yaptı. Uçaman, “Diyarbakır’ın en büyük altyapı sorunlarının başında ulaşım geliyor. Kavşak ve yollar kapasiteyi karşılamıyor; ama asıl büyük sorun eğitim eksikliği. Bugün trafikte olan sürücülerin büyük bölümü yeterli trafik kültürüne sahip değil. Yol vermek neredeyse ‘iyilik’ sayılıyor. Oysa bu normal bir trafik davranışıdır. Ulaşımı kolay kentler, yaşanabilir kentlerdir. Sorun büyük ama çözümsüz değil. Yeter ki kurumlar el ele versin” diye konuştu.
Sorun eğitim ve kurumsal işbirliği ile çözülecek bir mesele
Diyarbakır’ın trafik sorunu kader değil; doğru planlama, eğitim ve kurumsal iş birliği ile çözülebilecek bir mesele. Kentin yaşam kalitesini doğrudan etkileyen ulaşım konusunda hem belediyelerin hem de vatandaşların sorumluluk alması gerektiği vurgulanıyor.






