Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni dönemde izleyeceği siyasi stratejiye ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Selvi’ye göre Erdoğan, siyasette tansiyonu belirleyecek yeni bir oyun planı hazırladı ve bu planın merkezinde “CHP’yi muhalefette yalnız bırakma” hedefi yer alıyor.

CHP’li belediyelere yönelik operasyonların ve bazı belediye başkanlarının AK Parti’ye geçişinin sürdüğü bir dönemde kaleme alınan yazı, kulislerde büyük yankı uyandırdı. Selvi, Erdoğan’ın bu dönemde sert ama kucaklayıcı bir çizgiyi aynı anda kullanarak muhalefetin dengesini sarsmayı amaçladığını belirtti.

CHP’yi vurdukça vuracak, Özel’i hedef aldıkça alacak”

Selvi yazısında, Erdoğan’ın bundan sonraki süreçte CHP’yi siyaseten izole etmek için kararlı bir strateji izleyeceğini ifade etti:

“Erdoğan, yeni dönemde CHP’yi yalnızlaştırmak için mücadele edecek. CHP’yi vurdukça vuracak, Özgür Özel’i hedef aldıkça alacak. Özel’e ‘kukla genel başkan’ demesi, bu stratejinin bir parçası. CHP ile diğer muhalefet partilerinin arasını açmaya özen gösterecek. CHP’yi muhalefette tek başına bırakmak için çalışacak.”

Bu ifadeler, özellikle CHP lideri Özgür Özel’in son dönemde hükümete karşı sertleşen söylemlerine yanıt niteliğinde yorumlandı.

Kucaklayıcı mı, sertlik siyaseti mi?

Selvi, yazısının sonunda siyasetteki yönelimlerin çatışmasını da dikkat çekici bir cümleyle özetledi:

“Bakalım Erdoğan’ın kucaklayıcı siyaseti mi, yoksa Özgür Özel’in sertlik siyaseti mi galip gelecek.”

Bu cümle, önümüzdeki dönemde Türkiye siyasetinde hem yumuşama hem de kutuplaşma dinamiklerinin aynı anda görülebileceğine işaret ediyor. Erdoğan’ın, muhalefeti bölme ve yeniden şekillendirme stratejisiyle hem ittifak dengelerini hem de 2026-2028 seçim hattındaki siyasal dengeleri belirleyeceği öngörülüyor.

Ankara kulislerinde yankı buldu

Selvi’nin “Erdoğan’ın yeni oyun planı” başlıklı yazısı, Ankara kulislerinde geniş yankı uyandırdı. AK Parti’ye yakın isimler, Erdoğan’ın “yumuşak güç” vurgusuyla toplumun farklı kesimlerine mesaj vermeye çalıştığını belirtirken; muhalefet cephesinde ise bu strateji “muhalefeti parçalama girişimi” olarak değerlendirildi.

Siyasi gözlemciler, son dönemde bazı CHP’li isimlerin AK Parti’ye geçişi, yerel yönetimlerdeki operasyonlar ve İmamoğlu dosyası gibi gelişmelerin bu stratejinin pratik yansımaları olabileceğini dile getiriyor.

Sonuç: Siyaset yeni bir dengeye mi oturuyor?

Erdoğan’ın yeni dönem stratejisinin “tek hedefli ama çok katmanlı” olduğu yorumları yapılıyor. Bir yandan muhalefetin iç ilişkilerini zayıflatmak, diğer yandan da seçmende yeniden güven inşa etmek üzerine kurulu bu plan, Türkiye siyasetinde yeni bir denge sürecinin başlangıcı olarak değerlendiriliyor.

Önümüzdeki aylarda hem CHP’nin iç tutarlılığı hem de Erdoğan’ın “kucaklayıcı” söylemiyle ne kadar geniş bir toplumsal zeminde karşılık bulacağı siyasi gündemin en belirleyici başlıklarından biri olacak gibi görünüyor.

Editör Hakkında