Silivri Cezaevi’nde 45 gündür tutuklu bulunan gazeteci Fatih Altaylı, cezaevinden gönderdiği notlarla Türkiye gündemini sarsmaya devam ediyor. Kendisinin yokluğunda yürütülen “Fatih Altaylı Yorumlayamıyor” isimli program aracılığıyla kamuoyuna ulaşan Altaylı, bu kez MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli hakkında dikkat çekici bir iddiada bulundu.

Altaylı, Bahçeli’nin çözüm süreci benzeri nitelikte gelişen ve kamuoyunda “İmralı Süreci 2.0” olarak da anılan süreçte, terör örgütü PKK’nın lideri Abdullah Öcalan’a Cahit Sıtkı Tarancı’ya ait bir şiir gönderdiğini, şiirin yanına ise özel bir not iliştirdiğini öne sürdü.

"Sürecin Mimarını Saygıyla Selamlıyorum"
Fatih Altaylı’nın iddiasına göre, Bahçeli’nin gönderdiği notta şu ifadeler yer alıyor:

“Sürecin mimarını saygı ile selamlıyorum.”

Altaylı, söz konusu şiirin ve notun Öcalan tarafından da dillendirildiğini, bu bilginin yalnızca kendisine ait bir yorum değil, sürecin iç dinamiklerinden gelen doğrulanmış bir bilgi olduğunu ima etti. Gazeteci, "Eğer Öcalan uydurmuyorsa..." diyerek cümlesine mesafe koysa da, mesajın içeriği ve aktarım biçimi dikkat çekti.

"Bahçeli ile Öcalan Arasında Düşünüldüğünden Fazla Uyum Var"
Altaylı açıklamasında şu değerlendirmelere de yer verdi:

“Bahçeli’nin Öcalan’a şiir gönderdiğini ilk duyduğunuzda şaşırabilirsiniz. Ama meseleye biraz daha dikkatli bakarsanız, aslında ikisi arasında zannedilenden daha ileri bir anlayış birliği var. Siyaset sadece kavgadan ibaret değil; bazen en sert görünen figürler, perde arkasında bambaşka rollere bürünebiliyor.”

İmralı Süreci 2024’te Yeniden Başladı
Altaylı’nın açıklamaları, Türkiye’de 2024 sonbaharında başlayan ve kamuoyunun “İmralı süreci” olarak tanıdığı gelişmelere ışık tutuyor. Hatırlanacağı üzere, 22 Ekim 2024’te MHP lideri Devlet Bahçeli, TBMM’de yaptığı konuşmada Öcalan’a ilişkin olarak "Meclis'te konuşsun" çıkışıyla dikkat çekmişti. Bu çağrıdan kısa süre sonra, DEM Parti heyeti İmralı Adası’na gitmiş, ardından Öcalan silah bırakma çağrısını açıklamıştı.

Süreç; 30 kişilik PKK’lı bir grubun silahlarını sembolik şekilde yaktığı video görüntülerinin kamuoyuna servis edilmesiyle ilerlemişti. Bahçeli de bu eylemi destekleyen ifadeler kullanarak, "PKK'nın kurucu önderliği sözünü tutmuş, taahhüdünün ardında durmuştur" demişti. Bu açıklamalar, MHP’nin geleneksel çizgisine aykırı bulunduğu için siyaset kulislerinde sert tartışmalara yol açmıştı.

Altaylı’nın Yayınları Rekor Kırıyor
Cezaevinden gönderdiği el yazısı notlarla Emre Özpeynirci aracılığıyla yayınlanan “Fatih Altaylı Yorumlayamıyor” serisi, kısa sürede milyonlara ulaştı. Boş koltuğun önünde Altaylı'nın yazdıklarını seslendiren Emre, kamuoyunun büyük ilgisini çeken bir formatla gazetecinin sesini duyurmayı sürdürüyor.

Bahçeli-Öcalan ilişkisi üzerine ortaya atılan bu şiir iddiası ise hem devlet içi pazarlıklar hem de yeni çözüm süreci tartışmalarına dair perde arkasını yeniden gündeme taşıdı.

Şiirin Tam Metni Henüz Bilinmiyor
Altaylı, şiirin Cahit Sıtkı Tarancı'ya ait olduğunu belirtmekle birlikte, şiirin tam metnine dair detay vermedi. Ancak şiirin muhtemelen Tarancı’nın insan hayatı, kader, bağışlama ya da zaman üzerine kaleme aldığı tematik şiirlerden biri olduğu düşünülüyor.

Bu iddiaların ardından gözler yeniden Bahçeli cephesine çevrilmiş durumda. Şimdi kamuoyu şu soruların yanıtını bekliyor:

Bahçeli gerçekten Öcalan’a şiir gönderdi mi?

“Sürecin mimarını selamlıyorum” notu, MHP’nin resmi çizgisiyle ne kadar örtüşüyor?

Bu açıklamalar, sürecin arka planında kimlerle ve ne tür anlaşmalarla yürütüldüğüne dair başka neleri ortaya çıkarabilir?

Siyasi Depremin İlk Tetikçisi mi?
Fatih Altaylı’nın bu çıkışı, ilerleyen günlerde Türkiye siyasetinde çok daha büyük tartışmaların kapısını aralayabilir. MHP’nin tabanında nasıl bir karşılık bulacağı ve Bahçeli’nin bu iddialara nasıl cevap vereceği ise merakla bekleniyor.

Editör Hakkında