Türkiye’yi derinden sarsan ve 12 kahraman askerimizin şehit olduğu Kuzey Irak’taki metan gazı faciasına ilişkin çarpıcı bir ayrıntı gün yüzüne çıktı. Araştırmacı gazeteciliğiyle tanınan usta yazar Saygı Öztürk, olayın arka planına dair dikkat çeken bilgileri köşesine taşıdı. Öztürk, Üsteğmen Nuri Melih Bozkurt’un naaşına ulaşmak amacıyla girilen mağarada yaşanan trajedinin, bir kadın teröristin itirafları sonucu ortaya çıktığını yazdı.
Türkiye’yi derinden sarsan ve 12 kahraman askerimizin şehit olduğu Kuzey Irak’taki metan gazı faciasına ilişkin çarpıcı bir ayrıntı gün yüzüne çıktı.
İtirafçı Kadın Terörist Mağaranın Yerini Söyledi
6 Temmuz’da, Pençe-Kilit Harekat bölgesinde yer alan Kuzey Irak’taki 852 rakımlı bir tepede gerçekleştirilen arama faaliyetleri sırasında 19 asker metan gazına maruz kalmış, 12’si şehit olmuştu. Saygı Öztürk’ün aktardığına göre, bu operasyona neden olan bilgi, itirafçı olan bir kadın teröristten geldi. Terör örgütünün yıllar boyunca “saha hastanesi” olarak kullandığı bir mağarayı işaret eden kadın terörist, şehit Üsteğmen Bozkurt’un naaşının bu mağarada olduğunu söyledi.
Kahraman Üsteğmen’in Hikayesi
28 Mayıs 2022’de Pençe-Kilit Operasyonu kapsamında görevde olan Üsteğmen Nuri Melih Bozkurt, bölücü terör örgütü mensuplarının saldırısı sonucu ağır yaralanmıştı. Teröristlerce sürüklenerek götürülen Bozkurt’un son anları, örgüt tarafından kayda alındı. O günden bu yana haber alınamayan kahraman subay için yürütülen arama çalışmalarında verilen kayıplar, yüreklere kor gibi düştü.
“Naaşına Ulaşmak da Görevdir”
Saygı Öztürk, yazısında şehitlerin silah arkadaşlarına duyduğu bağlılığa dikkat çekerek, “Asker için en büyük görev, arkadaşlarını sağ kurtarmaktır. Ama şehit olan bir silah arkadaşının naaşına ulaşmak, onu bayrağa sarılı şekilde vatan toprağına getirmek de kutsal bir görevdir” ifadelerini kullandı. Öztürk, bu bilinçle hareket eden askerlerin metan gazı tuzağına karşı cansiperane bir mücadele verdiğini ve bu uğurda 12 Mehmetçiğin can verdiğini vurguladı.
Soruşturma Devam Ediyor
Olay sonrası yaşanan gelişmeler de dikkat çekiciydi. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in hastaneye yaptığı ziyaret sırasında bir asker yakınının “Üç kere içeri girmişler” sözleri kameralara yansımıştı. Bu ifadeler, metan gazının bilindiği hâlde mi harekete geçildiği sorusunu da beraberinde getirmişti. Bakanlık, 10 Temmuz’daki bilgilendirme toplantısında Tuğamiral Zeki Aktürk aracılığıyla olayın “istisnai, öngörülemez ve olağan dışı” olduğunu duyurmuştu. Aktürk ayrıca idari tahkikatın devam ettiğini ve tüm yönleriyle olayın araştırıldığını açıklamıştı.
Şehitlerimizin Adı Unutulmayacak
12 kahraman askerimizin şehadetiyle sonuçlanan bu trajik olay, hem terörle mücadeledeki fedakarlıkları hem de istihbarat kaynaklarının ne derece kritik olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Türkiye, şehitlerini asla unutmayacak. Bu vatan uğruna gözünü kırpmadan can veren kahramanların isimleri, tarih sayfalarına altın harflerle yazıldı.
