DİYARBAKIR HABER - Evinin penceresinden düşen Güllü'nün ölümüne ilişkin soruşturmada, olay akşamı şarkıcının kızı Tuğyan Ülkem Gülter ile evde olan arkadaşı Sultan Nur Ulu'nun savcılık ifadesinde, "Tuğyan, Gül anneyi itti" diyerek itirafta bulunduğu öğrenildi.
Çıkarıldığı nöbetci mahkemede 'Kasten öldürme' suçundan tutuklanan Tuğyan Ülkem Gülter'in de ifadelerine ulaşıldı.
DHA’nın haberine göre, Evinin penceresinden düşen Güllü'nün ölümüne ilişkin soruşturmada, olay akşamı şarkıcının kızı Tuğyan Ülkem Gülter ile evde olan arkadaşı Sultan Nur Ulu'nun savcılık ifadesinde, "Tuğyan, Gül anneyi itti" diyerek itirafta bulunduğu öğrenildi.
Çıkarıldığı nöbetci mahkemede 'Kasten öldürme' suçundan tutuklanan Tuğyan Ülkem Gülter'in de ifadelerine ulaşıldı. İşte detaylar..
'Güllü' olarak tanınan şarkıcı Gül Tut, 26 Eylül'de, Çınarcık ilçesi Harmanlar Mahallesi Vali Akı Caddesi'ndeki 6 katlı binadaki evinin penceresinden düşerek öldü. Olaya ilişkin Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, otopsisi yapılan Güllü, İstanbul'da toprağa verildi.
Teknik ve fiziki takip sonrası, daha önce alınan 3 ifadesinde farklı konuşan şarkıcının kızı Tuğyan Ülkem Gülter ile arkadaşı Sultan Nur Ulu, bavullarla kaçak yollardan Gürcistan veya Fransa'ya gitmek isterken, İstanbul'da polis tarafından yakalanıp gözaltına alındı.
Yalova Emniyet Müdürlüğü'ne getirilip çapraz sorguya alınan şüphelilerin ifadeleri ile teknik ve fiziki takiple elde edilen bulgular sonucu şüphelilerin İstanbul'da kaldıkları evin sahibi T.Y. ve Sultan Nur Ulu'nun babası A.U. ile şüphelileri olay sonrası Yalova'dan İstanbul'a götüren 1 kişi gözaltına alındı.
Bu kapsamda gözaltına alınan 17 yaşındaki kişi ise ifadesinin ardından serbest bırakıldı.
Dün akşam adliyeye çıkarıldılar
Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı'nın “Gizlilik” kararı aldığı soruşturma kapsamında ifade veren şüpheliler, Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirildi.
Polis, ilk olarak Tuğyan Ülkem Gülter'i geniş güvenlik önlemleri altında adliyeye getirdi. Gülter, görüntü ve fotoğrafını çeken basın mensuplarının sorularına, "Ben suçsuzum, gerçekler ortaya çıkacak" diye cevap verdi.
Gülter'den daha sonra adliyeye getirilen ve olay sırasında evde olan arkadaşı Sultan Nur Ulu da Yalova Cumhuriyet Başsavcısı Duygu Bayar Öksüz ve 2 savcı tarafından sorgulandı.
Savcılıkta verdiği ifadesinde olay gününü anlatan Tuğyan Ülkem Gülter, "Sultan'la beraber Çınarcık'taki eve gittiğimizde annem Güllü evdeydi. Odada oturup muhabbet ettikten sonra annem duşa girdi. Biz de Sultan'la yemek siparişi verip yemek yedik. Daha sonra beraber filim izlemeye karar verdik. Film izleyeceğimiz için annem kendisine meze hazırladı ve şarap aldı. Daha önce alkol kullanırdı ama şarap içmeye yeni başlamıştı. Annem yaklaşık 3,5 şişe şarap içti. Film izlediğimiz sırada ben bir ara odama geçip eski nişanlım olan Kervan'la yaklaşık 20 dakika görüntülü konuştum. Geri salona geldiğimde Sultan'la annem film izlemeye devam ediyorlardı. Ben içeri geldikten bir süre sonra filmi kapattık. Daha sonra müzik açtık. Üçümüz beraber müzik eşliğinde eğlendik. Daha sonra Sultan'la ben odaya geçtik. Ben odada Kervan ve Çiğdem abla ile görüntülü konuştum. Sultan benim yanımda oturuyordu. Ben bir iki defa salona gidip geldim. Odada olduğum süreçte Kervan'la konuşurken aramızda yüzük muhabbeti geçmişti. Ben yüzüğü atacağım tarzında konuşmuştum ve benim hamile olma ihtimalim vardı. Ancak bunu annem bilmiyordu. Sultan'la konuştuğumuz sırada annemin öğrenme ihtimaline karşı Sultan'a 'Hamileliğim için düştü derim ya da aldırırım' demiştim. Bu sırada salondaki televizyonda Sultan'ın telefonuna bağlı bir şekilde müzik çalıyordu. Biz odadaydık. Emin olmamakla birlikte kapının kapalı olduğunu hatırlıyorum. Sultan'la beraber benim telefonumdan odada müzik açtık. Sultan'a 'Malkata' şarkısını açmasını istedim. Sultan, Malkata şarkısını benim telefonundan açmıştı. Biz Sultan'la Malkata oynarken annem içeri geldi. Sultan'ın elinden tutup malkata oynatmaya çalıştı. Sultan bilmediğini söyledi. Üçümüz odada dans etmeye başladık. Biz kapı ile gardırobumun arasında dans ediyorduk. Annemle biz birbirimizi mıncıklardık. Bana söylendiği gibi 'Bırak beni bırak' gibi bir şey söylenmişse buna istinaden söylenmiştir. Sonrasında annem müziğin sesini açmamızı istedi. Sultan gardırobumun önünde yüzüne bakıyordu. Yüzünde dikiş izi vardı. Sultan dikiş izine sürekli bakar, ben de o sırada Sultan'ın yanında oynuyordum. Daha sonra ben çok yüksek bir şekilde 'güm' diye bir ses duydum. Camın olduğu tarafa baktığımda annemi görmeyince 'koş' diye bağırarak aşağıya indim. Yukarıda odadayken güm diye ses duyduktan sonra ben annemi görmedim. Nasıl düştüğünü de bilmiyorum. Direkt aşağıya koştum. Koşarken Çiğdem ablanın kapısını çaldım. Aşağıya indikten sonra olanları hatırlamıyorum. Daha sonra çevremden bana anlatılanlar oldu, ancak ben hiç birini hatırlamıyorum" dediği öğrenildi.




