Sorumsuzluk, kontrolsüzlük, ilgisizlik, boşvercilik ve bananecilik… Bu aymazlıkların ve daha fazlasının adıdır Kredi ve Yurtlar Kurumu Bölge Müdürlüğü eski binasının yıkımının adı. Bir müddet önce boşaltılan ve Kredi ve Yurtlar Kurum (KYK) Genel Müdürlüğü tarafından yıkımına karar verilen Yenişehir ilçesindeki eski binalarının yıkımı sırasında yaşanan başıbozukluk pes dedirtti. Yıkımın gerçekleştirileceği bölgeye yıkımdan kısa bir süre önce gelen KYK Bölge Müdürü yıkım talimatı verirken, bina çevresinde hiçbir önlem alınmamıştı. Yıkıma başlayan kepçe, kaldırım üzerindeki trafonun kablolarına değince koskoca Ofis semti elektriksiz kaldı. Vatandaşların ihbarı üzerine yapılan şikayetler sonucu zabıtalar yıkım bölgesine gelerek bu kural tanımaz yıkımı durdurdu.

Bir kamu kurumuna ait bina düşünün, bu bina boşaltılıyor ve genel müdürlüğü tarafından yıkım kararı çıkartılıyor. Jet hızıyla parasal problemler çözülüyor ve sıra yıkıma geliyor. Yıkım esnasında ilkel topluluklarda bile görülmeyen aymazlıklarla dolu sorumsuzca manzaralar bu kez karşımıza çıkıyor. İhalesinin şartnamesinde ne tür maddelerin yer aldığı bilinmeyen yıkım tam bir başıbozukluk örneği olarak karşımıza çıktı. İşte bu yıkımın adı Kredi ve Yurtlar Kurumu Bölge Müdürlüğü Eski Binası.

Diyarbakır Merkez, Yenişehir İlçesinde bulunan Ofis semtindeki Ekinciler Caddesi, Kışla 1 Sokak üzerinde bulunan KYK eski binası kısa bir müddet önce boşaltıldı. Geçtiğimiz günlerde 4 katında da bilinmeyen bir nedenden dolayı yangın çıkan binanın yıkımına karar verildi.

Nasıl bir formatta yıkım ihalesinin yapıldığı muamma olan ve şartnamede ne tür önlemlere yer verildiği bilinmeyen ihalenin sonucu olarak gerçekleştirilecek yıkımdan dakikalar önce Kredi ve Yurtlar Kurumu Bölge Müdürü Metin Klavuz, yıkım alanına gelerek denetlemede bulundu. Kısa bir süre bulunduğu bölgeden el, kol işaretleri ile talimatlar veren Kılavuz"un yıkım bölgesinden ayrılmasının ardından boşaltılan binanın yıkımına yüklenici firma tarafından başlandı.

Hiçbir şekilde, önlemin alınmadığı, başı buyrukluğun ve tehlikelerin yer aldığı yıkım çalışmasında insan hayatı hiçe sayılarak ve çevre güvenliği de görmezden gelinerek iş makinesi tarafından yıkım yapılmaya başlandı.

Koca, koca beton parçalarının sağa, sola savrulduğu ucube yıkım sırasında can ve mal kaybının yaşanmaması büyük şans olarak değerlendirilirken kepçenin yıkım sırasında sorumsuzca elektrik akımı olan trafoya kepce ile müdahale etmesi sonucu koca semtin elektrikleri kesildi, çevredeki okullarda eğitim yarıda kesildi, bina asansörlerinde insanlar mahsur kaldı. Elektrik direğinden alevlerin atması bile yüklenici firmanın durmasına neden olmadı ve binanın yıkımına devam etti.

Kısa bir süre sonra çevrede bulunan esnaflar ve bina sakinleri yüklenici firmanın yıkımı durdurması için baskı yaparken neredeyse kavga çıkacaktı. Seslerini yükselterek yıkıma müdahale eden semt sakinleri daha sonra ilgili zabıta müdürlüğünü arayarak kaçak, korsan ve başı bozuk yıkımı durdurmak haber verdiler.

Olay bölgesine müdahale eden zabıta ekipler başıbozuk yıkımı gerçekleştiren firma yetkilisi ile görüştüğünde KYK genel müdürlüğü tarafından verilen yıkım evrakını gösterdi. Yıkım evrakının bir anlam ifade etmediğini beyan eden zabıtalar, yıkımın yapılan yıkım çerçevesinde hiçbir koruyucu önlemin alınmadığı ve çevre sakinlerinin yaşamını tehlikeye attıkları gerekçesi ile bu sorumsuzluğa dur dediler.

İşin asıl vahim olan kısmı ise yıkım yapılmadan dakikalar önce KYK yetkililerinin yıkım bölgesine gelerek inceleme yapmış olması. Yetkililerin göz göre, göre hiçbir önlem alınmadan yıkıma müdahil olmaları ise hassasiyetlerinin göstergesi oldu. Kamuoyu ve çevre sakinleri yıkıma müdahil olan KYK Bölge müdürünün neden sorumsuzca davrandığını ise merak ediyor.

'ATEŞ OLMAYAN YERDEN DUMAN ÇIKAR MI?"

Sorumsuz yıkım ilgili konuşan mahalle sakinleri tepkilerini şu cümlelerle dile getirdiler: “Hiçbir önlem alınmadan, insan hayatı ve sağlığı hiçe sayılarak gerçekleştirilen yıkım ile alakalı bazı söylentiler kulağımıza geldi. Eğer bu söylentiler doğru olmasaydı ne diye burayı kontrole gelen müdürler önlem alınmamasına sessiz kaldılar ve yıkımı mesai günün dışında başlattılar. Göz göre, göre hepimizin hayatını tehlikeye attılar, koca, koca betonlar sağa, sola savruldu, elektriklerimiz kesildi. Zabıtanın müdahalesi sırasında bölge müdürü telefonla aranarak durum bildirildiğinde bile gereken izinleri alarak yıkım yaptıklarını söylüyordu. Zabıtalar önlem alınmadığını söylerken kendileri hala yıkımın yapılmasını savunuyordu. Bize göre ateş olmayan yerden duman çıkmaz, çıkar mı? Yasal koşullar tarafından belirlenen önlemlerin hiç birinin alınmadığını gören bir bölge müdürü yıkıma müdahale edeceğine yıkılması için zabıtaları ikna etmeye çalışıyor ise biz, vatandaşlar olarak bu dramı sorgulamakta haklıyız.” diyerek tepkilerini ortaya koydular.

Aradan bir gün geçmesine rağmen yıkım bölgesinde hiçbir önlemin alınmadığı gözlenirken yol üstünde bulunan iş makinesi ise trafiği aksatmaya devam ediyor.

AHMET BEŞENK
Editör: Haber Merkezi