M.Sait BAYRAM / özDİYARBAKIR - Diyarbakır Sanayici ve İş Dünyası Derneği (DİSİDER) Başkanı Şeyhmus Akbaş, Öz Diyarbakır Gazetesi’ne çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Türkiye’nin ve bölgenin en önemli gündem maddelerinden biri olan “Terörsüz Türkiye” sürecini, yeni anayasa çalışmalarını ve bu süreçlerin Diyarbakır’a, bölgeye ve ülke ekonomisine etkilerini değerlendiren Akbaş, aynı zamanda DİSİDER’in hayata geçirdiği projeler hakkında da önemli bilgiler paylaştı.

Akbaş, bölgede 40 yılı aşkın süredir devam eden çatışmalı sürecin sona ermesinin, sadece güvenlik açısından değil, ekonomik ve sosyal kalkınma açısından da tarihi bir fırsat sunduğunu vurguladı. “Bu artık Diyarbakır için yeni bir hikayenin başlangıcıdır” diyen Akbaş, DİSİDER’in öncülüğünde hazırlanan KOBİ Vadisi, Melek Yatırımcı Ağı ve Gayrimenkul Yatırım Fonları gibi projelerle, kentin yatırım, istihdam ve üretim alanında büyük bir sıçrama yapacağını söyledi.

Sayın Akbaş, öncelikle programımıza katıldığınız için teşekkür ediyoruz. Gündemde çok önemli bir konu var. AK Parti hükümeti tarafından başlatılan ve "Terörsüz Türkiye" olarak adlandırılan süreç. Bu süreçle ilgili görüşlerinizi alarak sohbetimize başlamak isterim.

“Tarihi bir sürecin içindeyiz”

“Ben de davetiniz için teşekkür ediyorum. Gerçekten çok tarihi bir sürecin içindeyiz. Bu süreç, Sayın Bahçeli’nin başlattığı, ardından Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü desteğiyle ilerleyen bir süreç. En önemli gelişmelerden biri de, Abdullah Öcalan’ın bu sürece olumlu yaklaşması ve PKK'nın kendisini feshederek silah bırakması oldu. Bu, yıllardır özlemini çektiğimiz bir atmosferdi. Umuyoruz ki bu süreci daha da sağlam bir zemine taşırız. Bunun için hukuki düzenlemeler, hatta bir referandum bile gerekebilir.”

“Bu süreç tüm Türkiye’nin kanacağı bir süreç”

Bu sürecin Diyarbakır’a ve bölgeye nasıl bir etkisi olur sizce?

Diyarbakır’da dilek feneri faciası!
Diyarbakır’da dilek feneri faciası!
İçeriği Görüntüle

“Çok net söyleyebilirim ki bu bir devrim. 40 yılı aşkın bir süredir bölgemiz çok büyük bedeller ödedi. Beyin göçü verdik, sermaye göç etti. Bugün Türkiye’nin batı illerinde gördüğümüz birçok yatırım, geçmişte bu coğrafyada olabilirdi. Ama şimdi yeni bir hikaye yazılıyor. Artık Diyarbakır kaybedilen zamanı telafi edecek. Bu süreç sadece bölgenin değil, tüm Türkiye’nin kazanacağı bir süreç.”

“Ekonomi güven ortamı olmadan gelişmez”

Ekonomik anlamda nasıl bir değişim bekliyorsunuz?

“Ekonomi, güven ortamı olmadan asla gelişmez. Bu sürecin en büyük çıktısı, bölgede oluşacak güven ve huzur ortamı olacak. Diyarbakır’ın yer altı ve yer üstü kaynaklarını yıllardır tam kapasite kullanamıyoruz. Şimdi o engeller kalkıyor. Sanayi, tarım ve turizm alanlarında Diyarbakır çok büyük bir sıçrama yapacak. Çünkü bu toprakların potansiyeli çok büyük.”

“Anayasa değişikliği lüks değil, zorunluluk”

Bu sürece paralel olarak yeni anayasa çalışmaları da başladı. Bu konuda düşünceleriniz nedir?

“Anayasa değişikliği bence artık bir lüks değil, zorunluluk. Mevcut anayasa, geçmişin kodlarıyla yazılmış. Biz yeni Türkiye’yi konuşuyorsak, yeni toplumsal sözleşmemizi de yapmamız lazım. Anayasa topluma kulak veren bir metin olmalı. Evet, bazen bazı maddeler bazı grupların hoşuna gitmeyebilir ama mesele ülkenin geleceği. Gelişmek, büyümek, medeniyet kurmak istiyorsak, hep birlikte daha kapsayıcı ve çağdaş bir anayasaya ihtiyaç var”

“İş Dünyasına yol göstermek için kurulduk”

Gelelim DİSİDER’e. Dernek ne zaman kuruldu ve hangi amaçlarla faaliyet gösteriyor?

“DİSİDER üç yıl önce kuruldu. İkinci genel kurulumuzu yeni tamamladık. Biz bu derneği, Diyarbakır’ın sanayi altyapısını güçlendirmek ve iş dünyasına yol göstermek için kurduk. Kuruluş sürecinde bir anket çalışması yaptık. Diyarbakır’a neden büyük sanayi yatırımları gelmiyor sorusunun peşine düştük. Çıkan sonuç çok ilginçti. İnsanların sandığı gibi güvenlik ilk sırada değildi. Birinci sırada yan sanayi eksikliği, ikinci sırada nitelikli eleman eksikliği vardı. Güvenlik ise listenin en sonunda çıktı”

Şeyhmus Akbaş-2

KOBİ Vadisi projesi

Bu sorunları çözmek için ne yapıyorsunuz?

“Öncelikle KOBİ Vadisi projesini geliştirdik. Bu proje, 200’e yakın orta ölçekli fabrikanın yer alacağı bir sanayi bölgesi olacak. Burada üretim yapacak firmalar, aynı zamanda yan sanayi altyapısını güçlendirecek. Yani büyük sanayiciler artık Diyarbakır’a geldiklerinde, “Benim burada yan sanayim yok” demeyecek. Ayrıca Melek Yatırımcı Ağı kurduk. Üyelerimizin yüzde 20’si şu anda melek yatırımcı statüsünde. Türkiye’de bu oranda başka bir iş dünyası derneği yok.”

“Gençleri deneyimle melek yatırımcılarla buluşturuyoruz”

Melek yatırımcı ağının amacı nedir?

“Diyarbakır’da çok iyi fikirleri olan, girişimci ruhu yüksek ama finansmana erişemeyen gençler var. Bu yatırımcı ağı ile onları destekliyoruz. Gençler bize projeleriyle geliyor, biz de onları sektörde deneyimli melek yatırımcılarımızla buluşturuyoruz. Ayrıca burada yarı zamanlı meslek okulları da olacak. Hem fabrikada çalışacaklar, hem de eğitim görecekler”

“Gayrimenkul Yatırım Fonu ve Girişim Sermayesi Fonu kuruyoruz”

KOBİ Vadisi dışında başka yatırımlarınız veya projeleriniz var mı?

“Var. Şu anda Gayrimenkul Yatırım Fonu ve Girişim Sermayesi Fonu kuruyoruz. İnsanlarımızın yastık altındaki altınları, paraları ekonomiye kazandırılacak. Bu fonlarla zor durumda olan fabrikalara ortak olacağız. Fabrikaları büyüteceğiz ve sonra yatırımcıya devredip yeni yatırımlara geçeceğiz. Aynı zamanda dış pazarlara açılmak isteyen ama ihracat bilmeyen üreticilere de destek olacağız. Onların ürünlerini biz pazarlayacağız”

Kadınlara yönelik Karpuz Atölyesi Projesi

Sosyal sorumluluk projeleriniz neler?

“Özellikle kadınlara yönelik Karpuz Atölyesi projesi hazırlıyoruz. Burada el sanatları, üretim ve mesleki eğitim yapılacak. Ayrıca Turizm Komisyonu, Tarım Komisyonu ve güçlü bir AR-GE Merkezi kuruyoruz. Diyarbakır sadece sanayiyle değil, turizm ve tarımla da kalkınacak”

“Biz Diyarbakır için çalışıyoruz”

Son olarak Diyarbakır’a ve iş dünyasına mesajınız nedir?

“Biz Diyarbakır için çalışıyoruz. Bu şehri kutuplaştırmak değil, birleştirmek istiyoruz. Yerel yönetimler, STK’lar, kamu kurumları ve iş dünyası birlikte hareket ederse Diyarbakır sadece Türkiye’de değil, dünyada örnek bir şehir olur. Amacımız; yastık altındaki sermayeyi üretime kazandırmak, gençlere iş, kadınlara fırsat sunmak. Bu şehir her şeyin en iyisini hak ediyor”

Çok teşekkür ediyoruz Sayın Akbaş.

Ben teşekkür ediyorum. Diyarbakır’a ve ülkemize hayırlı olsun.

Muhabir: Mehmet Sait BAYRAM