DİYARBAKIR HABER-Diyarbakır’ın köklü mutfak kültürünü yıllardır yaşatan deneyimli aşçı ve lokanta işletmecisi Akif Kartal, meslek yolculuğunu ve aşçılığın önemini anlattı. Yaklaşık 40 yıldır kebaptan lahmacuna, ızgaradan pideye kadar geniş bir yelpazede hizmet veren Kartal, hem mesleğin zorluklarını hem de güzelliklerini dile getirdi.
“Diyarbakır mutfağı dünyanın en zengin mutfaklarından”
Mesleğe Diyarbakır’ın Sur ilçesinde başladığını ifade eden Kartal, kendini geliştirmek için bir süre Antalya’da çalıştığını, ardından yeniden memleketine dönerek hizmet vermeye devam ettiğini belirtti. Kartal, “Asıl temeli Diyarbakır’da öğrendim, Antalya’da ise geliştirdim. Ama dünyanın en güzel mutfağı Diyarbakır mutfağıdır. Burada müşterilerimizin yemeklerimizi beğenmesi, sunumlarımızı takdir etmesi bizim için en büyük şereftir” dedi.
“Sosyal haklarımız yok ama müşteri memnuniyeti her şeye değer”
Mesleğin zorluklarına değinen Kartal, aşçılığın en yorucu yanının sosyal haklardan yoksun olması olduğunu vurguladı: Kartal, “Bu meslekte cumartesi yok, pazar yok, bayram yok. Hep çalışmak zorundasın. Ama güzel yanı da müşterilerin buradan memnun ayrılmasıdır. Bizim için en büyük mutluluk budur” diye konuştu.
“Aşçılık dünyanın her yerinde ekmek kazandırır”
Kartal, gençlere özellikle meslek edinmenin önemini şöyle hatırlattı: “Bütün gençlerin üniversite okuyup devlet memuru olacağı diye bir kaide yoktur. Aşçılık da bir meslektir. Asla ölmeyecek bir meslektir. Dünyanın her yerinde ekmeğinizi kazanabileceğiniz bir iş. Yeni yetişen gençlerimize tavsiyemiz, bu mesleği sahiplenmeleri. Çünkü aşçılık ellerinde altın bilezik gibidir.”
“Bizim için her yemek değerlidir”
En sevdiği yemek sorulduğunda ise Kartal, Diyarbakır mutfağındaki bütün lezzetlerin kendisi için ayrı bir değer taşıdığını söyledi: “Bizim için bütün yemekler çok güzeldir, ayırt etmiyoruz. Kebap, lahmacun, pide ya da yöresel yemekler… Hepsini yıllardır severek yapıyoruz.”
“Çocuklarımızı mesleklere yönlendirelim”
Son olarak Diyarbakır halkına seslenen Kartal, mesleklerin önemine dikkat çekerek, şunları söyledi; “Çocuklarımızı meslek sahibi yapalım. Çünkü bu meslekler ölmeyecek mesleklerdir. Dünyanın her yerinde iş imkânı sunar. Hem Diyarbakır’ın mutfağı hem de turizmi gün geçtikçe daha iyiye gidiyor.”