DİYARBAKIR HABER - Diyarbakır'ın merkez Bağlar ilçesinde 21 Ağustos 2024 yılında kaybolan, cinayete kurban gidip 8 Eylül'de cansız bedeni bulunan Narin Güran'ın 2 gün sonra ölüm yıl dönümü. Baba Arif Güran, "Dünyaya bakış açımız gitti, artık toplumun içine bile giremiyoruz. Bir toplumda sürekli gözler sizin üzerinizde olduğu zaman, o toplumda rahat davranamazsınız" dedi.
Güran, evinin neşesi, hayatı gittiği için üzgün olduğunu belirterek, "Ayın 21'inde burada Mevlid-i Şerif okutup kızım için bir yemek vereceğim. Herkesi davet ediyorum" dedi.
İlçenin kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde yaşayan 8 yaşındaki Narin Güran için ailesi 21 Ağustos 2024'te kayıp ihbarında bulunmuş, 8 Eylül 2024 tarihinde köyün yakınındaki Eğertutmaz Deresi'nde bir çuval içinde Narin'in cesedi bulunmuştu. Narin'in babası Arif Güran, İHA muhabirine, evinin neşesi, hayatı gittiği için kendilerinde herhangi bir hayat, neşe kalmadığını söyledi. Ayın 21'inde Mevlid-i Şerif okutup kızı için bir yemek vereceğini belirten Güran, herkesi davet ettiğini ifade etti.
"Şu an çocuklarıma, aileme bakan, 80 yaşındaki kaynanamdır"
Güran, geçen sene bu vakit ayın 21'i ile 23 arasında binlerce insanın, herkesin burada haber yapmaya başladığını anımsatarak, "Bu aile çok güçlü, bu aile aşiret, bu aile zengin. Sadece bunu söylüyorum. Ateş, düştüğü yeri yakar. Şu anda sadece ben kızımın yanındayım. Bu kadar aşiret hani nerede? Şu an çocuklarıma, aileme bakan, 80 yaşındaki kaynanamdır. Başka hiç kimse yok" dedi.
"Dünyaya bakış açımız gitti, artık toplumun içine bile giremiyoruz"
"80 milyon insan, Türkiye ve yurt dışında kızıma sahip çıktılar. Ama kızıma sahip çıktıkları halde ailemi yok ettiler" diyen Güran, şöyle konuştu:
"Bir vahşi, kızımı katletti ama mahkeme ailemi diri diri gömdü. Adalet herkes için lazım, benim için de lazım. Bugün çıkan raporlar, deliler maalesef hiçbir şekilde göz önüne alınmıyor. Yargıtay savcısı, 19 günde 19 klasörü okuyup, onaylayıp Yargıtay hakimine gönderiyor. Bazı şeyler insanların kafasına oturmuyor. 19 günde 19 klasörü nasıl okudun? Bu kadar hızlı yargılama yoktur. Yaşım 44, mahkemelerin sadece mahkeme salonlarında olduğunu biliyordum. Mahkemeler, sosyal medya üzerinden karar veriyor. Rabbim, kızımın hakkını bırakmasın. Dünyaya bakış açımız gitti, artık toplumun içine bile giremiyoruz. Bir toplumda sürekli gözler sizin üzerinizde olduğu zaman, o toplumda rahat davranamazsınız."
Eşi, oğlu, ağabeyi, olaydan 2 gün sonra Van'dan gelen kardeşi, yengesi ve kızının 1 saatti şaşırdıkları için, sadece saat 15.00 diyeceğine 17.00 dediği için şu anda 10 aydır cezaevinde olduklarını kaydeden Güran, "6 tane Güran'lardan, diğerlerinin hepsini bıraktılar. Nevzat ile beraber 7 kişi" diye konuştu.
"Bir katilin lafıyla resmen ceza dağıttılar"
Güran, "Çıkan raporlarda, Salim'in telefonunun karakolda sıfırlandığı belirtiliyor. Devlet büyüklerime sesleniyorum. Her dakika, her saniye, her gün ölüyoruz. Şu anda bu dosya üzerinde neye dayanarak bu insanlara ceza verildi. Bir katilin lafıyla ceza verildi. Bir katilin lafıyla resmen ceza dağıttılar. Gerçek deliller çıkıyor, mesela Salim'in telefonunda çıkan adım sayar. Biz, ölene kadar bu acıyı şurada taşıyacağız" ifadelerini kullandı.
Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin davada Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından anne Yüksel Güran, amca Salim Güran ve ağabey Enes Güran'a ''iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme'' suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis, Nevzat Bahtiyar'a ise ''suç delillerini yok etme, gizleme, değiştirme'' suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası verilmiş, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi'nde de bu karar hukuka uygun bulunmuştu.