Diyarbakır’da ‘Tane Tane’ alışveriş dönemi!
Diyarbakır’da ‘Tane Tane’ alışveriş dönemi!
İçeriği Görüntüle

özDİYARBAKIR/Mehmet Sait BAYRAM - Diyarbakır Sur Muhtarlar Derneği Başkanı ve bölge çiftçisi Abdurrahman Alakuş, hem üretici hem tüketici cephesinde yaşanan ekonomik darboğaza dikkat çekerek, “Ne çiftçi ne de tüketici halinden memnun. Bu sistemde kazanan sadece aracı ve büyük şirketler” dedi.

Tarlada 26, Markette 110 TL

Alakuş, tarlada alın teriyle ürettiği mercimeği 26,5 TL’ye sattığını, ancak aynı ürünün şehirde 110 TL’ye tüketiciye sunulduğunu belirterek, “Bu adil değil. Üretici zararına satıyor, tüketici fahiş fiyata alıyor. Peki aradaki 83,5 TL nereye gidiyor? Holdinglerin ve aracıların cebine. Bu zincirde kaybeden yine emekçi oluyor” ifadelerini kullandı.

Fiyat açıklanmadan satış başladı

Hububat hasadının başladığını vurgulayan Alakuş, Tarım Bakanlığı’nın hâlâ taban fiyat açıklamamasına tepki gösterdi. Alakuş, “Bugün ürünü sattım, yarın devlet 40 TL fiyat açıklarsa, bu farkı tüccar mı alacak? Biz üretiyoruz ama fiyat politikasının mağduru oluyoruz” dedi.

Çiftçi1

Ziraat Odaları ve Birliği neden sessiz?

Türkiye genelinde milyonlarca çiftçinin temsilcisi olması gereken Ziraat Odaları Birliği’ne de sert eleştiriler yönelten Alakuş, “Fiyat açıklandığında ne başkan ortada ne de bir açıklama. Çiftçi sahipsiz. Eğer Tarım Bakanlığı sizi muhatap almıyorsa, çıkın meydanlara! Gerekirse Ankara’da nöbet tutun. O koltuklar sadece tarlada fotoğraf çekmek için değil!” diye konuştu.

“TARSİM sigortasının parsel parsel yapılmasını talep ediyoruz”

Sur Muhtarlar Derneği Başkanı Alakuş, TARSİM’in kuraklık sigortasına değinerek, “Daha önce bölge bazlı idi, şimdi köy bazlı bir yasa çıkarmışlar. Çiftçiye haber vermeden kontrol yapılıyor. Benim köyümün Kuzey ile Güney sınırı arasındaki mesafe 3 kilometre. Güney kısmında 2 damla yağmur fazla yağdığında tahmini 300 kilogram almış, kuzeyde de 70 kilo ya da 100 almış. TARSİM görevlisi de bu iki tarafın ortalamasını bularak, bunun sigorta kapsamına girmediğini söylüyor. Yahu kardeşim, Kuzey’deki çiftçimiz 300 kilo almış, Güneydeki arazi ise 100 kilo almış. Bu çiftçinin suçu ne? İşte efendim biz köy ortalamasını alıyoruz. Bizim ricamız şudur; Parsel parsel yapılmasını istiyoruz. Benim parselim köyün kuzeyinde, seninki güneyinde. Seninki kötü gelmiş, benimki kötü gelmiş ise bana destek vermesi lazım. Adil olunması lazım. Parsel bazlı olmaz ise adil olmaz. Adil olabilmesi için parsel parsel alması lazım” diye konuştu.

Çiftçi2

“Tarım ve Orman İl Müdürlüğü çiftçiyi TARSİM’in insafına bırakmasın!”

Diyarbakır İl Tarım ve Orman Müdürüne çağrıda bulunan Alakuş, “İl Müdürlüğü’nden görevlendirilecek bir ekip, köy köy gezerek, bizi TARSİM’in 3-5 kişinin insafına bırakmasın. Çiftçi yazıktır. Biz kuraklık ödemesini yapmışız lakin, bakıyorsunuz ki köyün bir kesimindeki bir çiftçi hak ediyor, diğeri ise hak etmediği halde ortalamasını baz alıyor. Böylelikle hak eden kişi hak kaybına uğruyor.” dedi.

“Silvan Barajı biran önce tamamlanmalı”

Alakuş, Silvan Barajının biran önce tamamlanması gerektiğine değinerek, “Aynı arazideki kuraklığı net bir şekilde görüyorsunuz. Sulanan yer ile kuraklığın yer arasındaki fark bariz görünüyor. Eğer Silvan barajı bugün bitirilmiş olsaydı Diyarbakır Ovası 3 milyona yakın arazi var. Bu arazilerin tümü Silvan barajı ile sulanmış olsaydı hububatın verimi 700-800 kilo verim kaybı yaşanmazdı. Bu ülke ekonomisine yönelik bir kayıptır. Hububatın da ithal etmemiş olurduk. Döviz içerde kalırdı. Bizim suyumuzda Basra Körfezine dökülüyor. Basra Körfezine dökülen suyun çiftçiye verilmesini istiyoruz. Bölge ve Türkiye için en önemli konu Silvan Barajı’nın biran önce tamamlanmasıdır. Silvan Barajının tamamlanmasıyla çiftçi kalkınacak ve ülke ekonomisine büyük bir katkısı olacaktır” ifadelerini kullandı.

“Adaletli dağılım için müdahale şart”

Alakuş, şu çağrıda bulundu;

“Taban fiyatlar zamanında ve çiftçiyi tatmin edecek düzeyde açıklanmalı, Aracıların fahiş kârlarının önüne geçilmeli, Üretici ile tüketici arasındaki fiyat makası devlet eliyle denetlenmeli, Çiftçiyi temsil eden kurumlar sessiz kalmamalı, sorumluluk almalı”

Alakuş’un aktardığı bu tablo, sadece Diyarbakır’a değil, Türkiye’nin dört bir yanındaki üreticilere ayna tutuyor.

Muhabir: MEHMET SAİT BAYRAM