DİYARBAKIR HABER- Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (DİSKİ), son dönemlerde yalnızca teknik altyapı hizmetleriyle değil, toplumu bilinçlendirmeye yönelik sosyal sorumluluk projeleriyle de adından söz ettiriyor. Özellikle çocuklara yönelik geliştirilen “Su Elçileri Eğitimi Seminerleri”, su tasarrufu ve çevre bilincini erken yaşta kazandırmayı amaçlayan yenilikçi bir yaklaşım olarak öne çıkıyor. Proje, kent merkezindeki devlet okullarında başlarken, önümüzdeki süreçte kırsal bölgelere de yayılması hedefleniyor. Öz Diyarbakır Gazetesi olarak bu anlamlı çalışmanın perde arkasını ve hedeflerini, DİSKİ Halkla İlişkiler ve İletişim Şube Müdürü Mehmet Sağırdağ’dan dinledik.
İşte, çarpıcı röportajın detayları;
Sayın Sağırdağ, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi DİSKİ Genel Müdürlüğü olarak “Su Elçileri Eğitimi Seminerleri”ni hayata geçirdiniz. Projenin çıkış noktasından ve amacından bahseder misiniz?
“Elbette. Su, yaşamın kaynağı ve sınırlı bir doğal kaynak. Biz DİSKİ olarak yalnızca altyapı hizmeti sunmakla kalmıyor, aynı zamanda toplumun suya karşı bilinçli bir duruş kazanması için de çalışmalar yürütüyoruz. “Su Elçileri Eğitimi Seminerleri” projemiz de bu anlayışla ortaya çıktı. Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile yaptığımız iş birliğiyle, su tasarrufu ve çevre bilincini çocuk yaşta kazandırmayı hedefledik”
Proje kapsamında neler yapılıyor? Eğitimlerin içeriği ve uygulama yöntemleri hakkında bilgi verebilir misiniz?
“Eğitimlerimizi, ilkokul düzeyindeki öğrencilere yönelik interaktif ve yaş grubuna uygun biçimde hazırladık. “Su Elçisi” kavramını tanıtarak çocuklara kendilerini bir su damlası gibi hayal ettiriyor, böylece suyla duygusal bir bağ kurmalarını sağlıyoruz. “Su varsa hayat vardır” mesajı etrafında şekillenen seminerlerde, muslukların gereksiz yere açık bırakılmaması, diş fırçalarken suyun kapatılması, kısa duş alınması ve bitkilerin uygun saatlerde sulanması gibi günlük hayatla doğrudan ilişkili tasarruf yöntemleri uygulamalı örneklerle anlatılıyor. Eğitimin sonunda her öğrenci “Su Elçisi Yemini” ediyor ve kendisine özel hazırlanan “Su Elçisi Sertifikası”nı alıyor”
Bugüne kadar kaç öğrenciye ulaşıldı ve eğitimler hangi bölgelerde gerçekleşti?
“Projemiz 21 Nisan’da Bağlar ilçesindeki Arif Eminoğlu İlkokulu’nda başladı. Şu ana kadar Bağlar, Kayapınar, Sur ve Yenişehir ilçelerindeki toplam 18 okulda seminerler verdik. Bu eğitimlerle 1.650 ilkokul öğrencisine ulaştık. Her biri artık sadece bir öğrenci değil, aynı zamanda evinde, mahallesinde ve okulunda suyun sesi olan birer elçiye dönüştü”
Proje sadece kent merkezindeki okulları mı kapsıyor? Kırsal bölgeler için bir planlama var mı?
“Evet, var. Projenin önümüzdeki eğitim-öğretim yılı hedefi, bu seminerleri Diyarbakır’ın sadece metropol ilçelerinde değil, aynı zamanda kırsal bölgelerinde de yaygınlaştırmak. On binlerce öğrenciye ulaşmayı planlıyoruz. Bu doğrultuda hem İl Milli Eğitim Müdürlüğü hem de diğer ilgili kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliğimizi artırmayı hedefliyoruz. Amacımız, seminerlerin hem sayısını artırmak hem de daha geniş bir öğrenci kitlesine ulaşmak”
Eğitimin kalıcılığı ve sürdürülebilirliği için nasıl bir yöntem izliyorsunuz?
“Bu noktada iki temel yaklaşımımız var. Birincisi; eğitimin yalnızca bilgi aktarımıyla sınırlı kalmaması. Çocukların hayal gücünü, duyarlılığını ve günlük pratiklerini hedefliyoruz. İkincisi; süreç boyunca öğretmen ve öğrenci geri bildirimlerini düzenli olarak topluyor ve içeriklerimizi güncelliyoruz. Ayrıca eğitim sonrası okullara su tasarrufu mesajları içeren afişler ve stikerlar da yerleştiriyoruz. Bu da konunun gündelik hayatta görünür kalmasını sağlıyor”
Son olarak bu projeye dair genel değerlendirmeniz nedir?
“Su Elçileri” projesi bizim için sadece bir eğitim faaliyeti değil, aynı zamanda çocuklarımızın geleceğe daha bilinçli bireyler olarak hazırlanmasına yönelik bir toplumsal yatırım. Her bir çocuğun, suyun ve doğanın korunmasında aktif bir rol üstlenebileceğine inanıyoruz. Bu projeyi Diyarbakır’ın tamamına yayarak, her öğrencinin birer “su elçisi” olmasını sağlamayı hedefliyoruz. Çünkü biz inanıyoruz ki; her çocuk suyun geleceğini koruyan bir elçidir.”
