Diyarbakır, tarihiyle, kültürüyle, mutfağıyla, insanıyla eşsiz bir şehir. Ancak ne yazık ki son yıllarda, bu güzelliklerin arasında en çok konuşulan konu, şehrin trafik sorunları. Her gün işe gitmek, okuldan dönmek, bir noktadan diğerine ulaşmak neredeyse işkence haline geldi. Özellikle sabah ve akşam saatlerinde Diyarbakır’ın caddelerinde ilerlemek, adeta bir hayatta kalma mücadelesine dönüşüyor.
Şehrin büyümesi ve araç sayısının artmasıyla birlikte, yollarda yaşanan sıkışıklık da giderek derinleşiyor. Bir yerden bir yere gitmek, çok daha önce ulaşabileceğimiz mesafelerde bile saatler alabiliyor. Sadece araç sahiplerini değil, toplu taşıma kullananları ve hatta yürüyenleri de etkileyen bu kaos, Diyarbakır’daki yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiliyor. Belediye yetkilileri bir ara elektrikli bisikletle ulaşımı sağlamaya çalıştı ama bu da çok kısa sürdü. Peki, çözüm nedir?
Belki de çözüm, trafikle başa çıkmanın en eski yollarından birine dönmekte yatıyor: Bisiklet. Özellikle büyük şehirlerde bisiklet kullanımı, ulaşımın en hızlı ve pratik yöntemlerinden biri olarak öne çıkıyor. Diyarbakır’da da bisiklet yolları ve bisiklet kullanımının teşvik edilmesi, belki de trafik sorununun çözümünde etkili bir adım olabilir. Ancak bu, tek başına yeterli olmayacaktır. Daha sürdürülebilir bir ulaşım planına ihtiyaç var.
Raylı Sistem: Umut Işığı mı?
Yıllardır Diyarbakır'da konuşulan, ancak bir türlü hayata geçirilemeyen raylı sistem projesi, kentteki trafik sorununun çözümünde en büyük umut. Bu sistemin faaliyete geçmesiyle birlikte, şehirdeki trafik yoğunluğu azalacak, halkın ulaşım ihtiyacı çok daha hızlı ve verimli bir şekilde karşılanacak. Kentin farklı noktalarına kurulacak tramvay ve metro hatları, hem araç trafiğini rahatlatacak hem de çevre kirliliğini azaltacak.
Raylı sistemin Diyarbakır için bir zorunluluk haline geldiği aşikar. Ancak bu tür projeler, yalnızca alt yapının yapılmasıyla bitmez. İnsanların toplu taşıma kültürünü benimsemesi, bilinçli bir şekilde raylı sisteme geçiş yapması gerekir. Burada belediyelere ve yerel yönetimlere de büyük sorumluluk düşüyor. Halkı bilgilendirmek, eğitimler düzenlemek ve ulaşım kültürünü yaymak için daha fazla çaba sarf edilmesi gerekiyor.