YKS’ye sadece iki hafta kaldı. Türkiye'nin dört bir yanında milyonlarca kişi, üniversite kapısına giden bu sınav maratonunun son düzlüğündeler.
Bu iki hafta, aslında sınavın kendisinden daha zor. Çünkü artık bilgi yüklemekten çok, duyguları yönetme zamanı. Konular büyük ölçüde bitmiş, denemeler çözülmüş, eksikler belirlenmiş olabilir. Ama zihnin içinde dönen düşünceler, bazen bir sınav sorusundan daha karmaşık: “Ya yapamazsam?”, “Ya emeklerim boşa giderse?” Bu sorular, en çok da sınava en çok hazırlananların aklını kurcalar.
Her sabah erken kalkıp ders başına oturan, defalarca yanlış yapmasına rağmen tekrar denemekten vazgeçmeyen herkes, aslında başarılı olduğunu göstermiştir.
Şimdi ne yapmalı? Öncelikle panikten uzak durmalı. Son haftalarda bilgi tekrarları elbette önemlidir ama asıl mesele zihinsel ve duygusal dengeyi korumaktır. Uyku düzeni, sağlıklı beslenme ve kısa yürüyüşler bile bu süreçte tahmin edilemeyecek kadar etkili olur. Ve en önemlisi: Kendine inanmak. Çünkü inanç, başarının en temel taşıdır.
Ebeveynlere de bu süreçte çocuklarınıza sadece bir sonuç üzerinden değil, gösterdikleri emek üzerinden bakın. Onlara sınavdan çok daha önemli olduklarını hatırlatın. Bazen bir “Seninle gurur duyuyorum.” cümlesi, bir test kitabından daha büyük bir motivasyon olabilir.
Son iki hafta... Belki de hayatın dönüm noktalarından biri. Ama unutmayın, bu sınav ne ilk ne de son. Önemli olan, hangi yolda yürürseniz yürüyün, kendiniz olmaktan vazgeçmemeniz.
Şimdiden herkese başarılar… Yolunuz açık, kalbiniz ferah olsun.